Shane, iki haftadır bu oyunu oynuyoruz ve onu yenmeye çok yaklaşmıştık. | Open Subtitles | لقد كنا نلعب هذه اللعبة لأسبوعين و لقد كنا قريبين من الفوز |
Louise Teyze, iki haftadır bana işkence ediyorsun sonunda sana bir şeyi doğru yapabileceğimi göstereceğim. | Open Subtitles | عمتي لقد عذبتني لأسبوعين لكنني أخيراً سأريك أنني أستطيع فعل شيء صحيح |
Seçmeler bittiğinde eve döndüm ve iki hafta boyunca pencereden dışarı bakıp postacıyı, beni durgun köyümden çıkarıp dansa eşlik eden ellerin ve yatakhanelerin dünyasına götürecek bileti bekledim. | TED | وبعد أن أديت تجربة الأداء، عدت للبيت ورحت أحدق خارج النافذة لأسبوعين. أنتظر ساعي البريد. أنتظر تذكرة رحلتي خارج قريتي النائمة وإلى عالم فيه غرف السكن وأيدي عازفي الجاز. |
birkaç hafta sessiz kal ve sezon bitince ilgileniriz. | Open Subtitles | حسناً، فقط أبقها سراً لأسبوعين وسنتعامل مع هذا بعد انتهاء الموسم |
Rick'in ailesi öldüğünde büyün aileyi iki haftalığına Florida'ya götürmüştüm. | Open Subtitles | عندما توفيت والدة ريكس اصطحبت العائلة بكاملها الى فلوريدا لأسبوعين |
Bu gece beni iki haftalık bir gemi turuna çıkaracak. | Open Subtitles | سيأخدني في رحلة لأسبوعين على متن باخرة في هذه الليلة |
Onu burada birkaç haftalığına yatırmalı ve turşuya dönüşüp dönüşmediğine bakmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نتركه هنا لأسبوعين ونرى إذا تحول إلى مخلل |
İki haftadır bu kahrolası oyun için peşimde geziyordun. | Open Subtitles | أزعجتني لأسبوعين من أجل هذه اللعبةِ المقرفة |
İki haftadır insanlara Manhattan'da iş bulduğumu söylüyorum. | Open Subtitles | أخبرت الناس لأسبوعين أنني املك وظيفة في منهاتن |
"B" ve "P"yi karıştırmaktan nefret ediyorum ama ailen bana iki haftadır ödeme yapmadı. | Open Subtitles | اكره خلط العمل بالعلاقات الشخصية لكن عائلتك تدين لي لأسبوعين |
Adam benimle iki haftadır konuşmuyor ama karısıyla görür görmez alevlendi. | Open Subtitles | ذلك الرجل لم يتحدث معي لأسبوعين ومن ثم يراني مع زوجتك وفجأة يصبح مهتماً |
İki haftadır muhabbet ediyorum. | Open Subtitles | لقد كنت أتحدث معها ذهابا وإيابا مع شخص ما لأسبوعين حتى الآن. |
Tam iki hafta boyunca... ..elimde bahçe makası ve tırpanla... | Open Subtitles | و لأسبوعين شاقّين00 كنت أذهب إلى الحديقة مع المجزّات و المنجل |
Sadece ikimiz-- Yani o arabada, iki hafta boyunca. | Open Subtitles | أعني, في تلك السيارة, لأسبوعين على الأقل. |
Tırtıllar yumurtadan çıktıktan sonraki birkaç hafta boyunca bu otla beslenir. | Open Subtitles | عندما تفقس اليرقات، تظل متغذّية على النبات لأسبوعين. |
Birkaç dakika içinde edindiğim bu vahşi sevinç beni birkaç hafta için tutmaya yeterli oldu. | Open Subtitles | ومبتهج نوعاً ما لأني في دقيقتين كسبت ما يكفيني لأسبوعين |
Yarın gelmeyin. Hatta birkaç hafta gelmeyin. | Open Subtitles | لا تأتي غداً, في الحقيقة لا تأتي لأسبوعين |
İki haftalığına müdahale etmeden seni destekleyeceklerine dair onlardan söz bile aldım. | Open Subtitles | بل انني جعلتهم يعدون بأنهم سيدعمونك بدون تشويش لأسبوعين آخرين |
İki haftalığına mı gitti? Bu zamanı değerlendir, sana yalvarıyorum. Birkaç şey öğren. | Open Subtitles | أرجوك , خذي فترة غيابه هذه لأسبوعين لتعرفي شيئا , أي شيء |
Sonra iki haftalık izne çık. Buradan uzağa git. | Open Subtitles | و عطلة لأسبوعين في أي مكان ماعدا التحقيقات الجنائية |
Şayet çok meşgul değilsen, seni birkaç haftalığına tutmak istiyordum. | Open Subtitles | إذا لم تكن مشغولًا جدًا هناك، أريد أن أعيد تعيينك لأسبوعين |
Eminim Malcolm'a kavuştuğuna seviniyorsundur. Senin için iki hafta izin aldı. | Open Subtitles | لقد أخذ إجازة لأسبوعين لكي يعتني بك أتمنى أن تعرفي أي نوع من الرجال لديك |
Ben olsam onu test etmeden önce bir kaç hafta beklerdim. | Open Subtitles | مع ذلك ،كان علي الإنتظار لأسبوعين قبل فحصه |
İki hafta daha korumada kalacak ama cangılda günü kurtarmak bile başarı sayılır. | Open Subtitles | سيكون عليه البقاء للحراسه لأسبوعين آخربن ولكن فى الغابه فالنجاه ليوم يعتبر نجاح |
Bana göre değil. Bir kaç haftalığına başarmıştım ama beni yeniden iki numaraya indirdiler. | Open Subtitles | ليست مُلائمة لى ، قمت بها لأسبوعين فقط من قبل. |