Lütfen arkadaşlarına ülkem adına gösterdikleri çabaları takdir ettiğimi ilet. | Open Subtitles | أرجوك قُل لأصدقائك أنني أقدّر كل جهودكم, نيابةً عن بلدي |
Onları okula götürüp arkadaşlarına satabilirsin, biraz kar elde edersin. | Open Subtitles | يمكنك أخذها إلى المدرسة وبيعها لأصدقائك سوف تجني الربح والمال |
arkadaşlarına anlatmak istiyorsun. Ve doğru anlatmanı istiyorum. | Open Subtitles | تريدين أن تحكي لأصدقائك وأريدك أن تحكي بطريقة صحيحة |
Dinle Ray, işte anlaşma. arkadaşların kalabilir. | Open Subtitles | اسمع يا راي ، إليك هذا الإتفاق سأسمح لأصدقائك بالبقاء |
arkadaşlarının bir adım önde olmasını sağlamak için bilgileri bize geç ilettiğini düşünüyor. | Open Subtitles | يظن أنّك تعمدت التأخر بالإفصاح عن المعلومات التي لديك، لتسمح لأصدقائك بأن يتقدمونا |
Gerçek arkadaşlarınla geçirecek zamanın yok artık. | Open Subtitles | كأنه لم يعد لديك وقت لأصدقائك الحقيقيينِ بعد الآن |
Arkadaşlarını ekip babanla vakit geçirdiğin için minnettarım. | Open Subtitles | أنا أقدر بالفعل تركك لأصدقائك حتى تقضي بعض الوقت مع رجلك العجوز |
Bunu dostlarına açıkla belki bir gün... onlar da bir pilice kancayı takarlar. | Open Subtitles | ,أشرح ذلك لأصدقائك ..و ربما في يوم من الأيام سيتمكنون من الإيقاع بفتاة ما |
Bu arkadaşlarınıza komik gelebilir ama anne ve baban için utanç verici olacaktır. | Open Subtitles | قد يكون ذلك مضحكا بالنسبة لأصدقائك لكنه سوف يبدو محرجا لوالديك |
arkadaşlarına söyle bela arayan başkaları olursa onları da burada bekleriz. | Open Subtitles | عد وقل لأصدقائك إننا سنكون هنا بإنتظار المزيد ممن يبحثون عن المتاعب |
Araba aşağıda bekliyor. arkadaşlarına kitaplarımdan bırakmak için geldim. | Open Subtitles | السيارة تنتظر اردت المجيء واحضار كتبي لأصدقائك |
Havyarı çalışma grubundaki arkadaşlarına yemeleri için almış olabilir misin? | Open Subtitles | لا ألم تأخذ لأصدقائك فى المجموعة الدراسية بعض الطعام؟ |
Belki benim nasıI yaşadığım konusu yüzünden bütün arkadaşlarından utanman ve arkadaşlarına bahaneler uydurmak zorunda kaldığın meselesinden olabilir. | Open Subtitles | ربما بأنك محرجٌ مني وتقدم ذرائع لأصدقائك حول كيف أعيش حياتي. |
Yaz tatillerinde bok topuklu arkadaşlarına dondurma dağıtmışsındır. | Open Subtitles | فى غرف الأيس كريم لأصدقائك الأغبياء فى الأجازة الصيفية |
Bir süre sonra da, onlardan birine dönüşeceksin. arkadaşlarına zarar verip öldürmeye çalışacak ve büyük ihtimalle başaracaksın. | Open Subtitles | وبعد لحظات ستصبح واحد منهم وستتعرض لأصدقائك لمحاولة قتلهم |
Yan yana dururken, arkadaşların resmimizi çekebilirler mi? | Open Subtitles | قل لي، هل يمكن لأصدقائك هنا أخذ صورة لي معك |
İnek arkadaşların için kek yapman gerekmiyor muydu? | Open Subtitles | أليس من المفترض أن تعدي كعكة الشوكولا لأصدقائك المهووسين؟ |
Ama arkadaşlarının fotoğrafları ve benzeri şeylerin olması güzel. | Open Subtitles | لكن من الجميل أن تحظى بصورٍ لأصدقائك وماشابه. |
Sana eşlik eden tek şeyin arkadaşlarının çürüyen cesetleri olduğunu düşün. | Open Subtitles | بدون شئ ما عدا جثث متعفنه لأصدقائك لمجرد الأحتفاظ بصحبتهم |
Neden sen arkadaşlarınla konuşmuyorsun, ben arabadakileri indireyim. | Open Subtitles | لم لا تتحدثين لأصدقائك و سأفرغ أنا السيارة؟ |
Arkadaşlarını yiyecek bir şeyler ikram etmeyecek misin? | Open Subtitles | عزيزتي، ألم تقدّمي لأصدقائك شيئاً ليأكلوه؟ |
Neden buradaki dostlarına marifetlerini göstermiyorsun? | Open Subtitles | لذا لمَ لا تظهر لأصدقائك هنا معدنك الحقيقي؟ |
Bu arkadaşlarınıza komik gelebilir ama ailelerinizi utandıracaktır. | Open Subtitles | قد يكون ذلك مضحكا بالنسبة لأصدقائك لكنه سوف يبدو محرجا لوالديك |
Hayatta olduğuna dair kanıtı arkadaşına gönderdim. | Open Subtitles | لقد أرسلت دليل أنها على قيد الحياة لأصدقائك |
Karşılığında konfederasyondaki dostlarınla tanışmak isterim. | Open Subtitles | وتعويضاً لذلك، أود تقديماً لأصدقائك الكونفدراليين |
Öyle bile olsa... burada, Kingsville' de güzel bir cenaze töreni düzenleyeceğiz... sen ve Meksikalı dostların için. | Open Subtitles | برغم هذا.. سنراك في جنازة محترمة هنا في كينجزفيل و لأصدقائك المكسيكيين كلهم |