Şu an Harcayacak zamanım yok. Ne kadar hasar olursa ödeyeceğim. | Open Subtitles | ليس لديّ وقت لأضيعه الآن سأدفع ثمن الأضرار |
Daha fazla Harcayacak vaktim yok. | Open Subtitles | يبدو أن لم يعد لي الوقت لأضيعه |
Boşa Harcayacak zamanım yok artık. Marko, Tropojalı. | Open Subtitles | الآن, لا أملك الوقت الكثير لأضيعه |
Kaybedecek vaktim yoktu. | Open Subtitles | لم يكن لدي وقت لأضيعه. كان علي الإختيار. |
Ne için geldiğimi biliyorsun ve Kaybedecek vaktim yok. | Open Subtitles | أنتِ تعلمين مالذي جئت بشأنه , وليس لدي وقت لأضيعه |
Sarah'nın biyolojisi harcamak için fazla değerli. | Open Subtitles | حمض (سارا) ليس بالرخيص لأضيعه |
- Boşa Harcayacak vaktim yok artık. | Open Subtitles | ليس لدي المزيد من الوقت لأضيعه |
Boşa Harcayacak vaktim yok! | Open Subtitles | لا وقت لديّ لأضيعه |
Artık daha fazla Harcayacak vaktim yok, Tropoja'lı Marko. | Open Subtitles | الآن, لا أملك الوقت الكثير لأضيعه (ماركو) من (تروبويا) |
- Harcayacak zamanım yok. | Open Subtitles | ليس لدي وقت لأضيعه |
Harcayacak zamanım yok. | Open Subtitles | ليس لدي وقت لأضيعه |
Harcayacak fazla zamanım yok. | Open Subtitles | ليس لدي وقت كثير لأضيعه |
Harcayacak vaktim kalmadı. Sadece bak. | Open Subtitles | .. ليس لدي وقت لأضيعه .. |
Harcayacak boş vaktim yok. | Open Subtitles | ليس لدي وقتٌ لأضيعه |
Buna Harcayacak zamanım yok. | Open Subtitles | ليس لدي الوقت لأضيعه |
Kaybedecek vaktim yok. | Open Subtitles | ليس لدي وقت لأضيعه حصلت على ثلاث جلسات فقط... |
Kaybedecek vaktim yok. | Open Subtitles | لأن ليس لدي المزيد من الوقت لأضيعه |
- Kaybedecek zamanım yok, Brytag. - Benim var. | Open Subtitles | - ليس لدي وقت لأضيعه برايتاج - |
Bağışla beni Tilney, yürüyüşünüzü böldüm. Kaybedecek zamanım yok. | Open Subtitles | اعذرني يا (تيلني) على مقاطعتي لنزهتكَ لكن ليس لديّ وقت لأضيعه |
Kaybedecek zaman yok o zaman. | Open Subtitles | لا وقت لأضيعه اذن |
Sarah'nın biyolojisi harcamak için fazla değerli. | Open Subtitles | حمض (سارا) ليس بالرخيص لأضيعه |