"لأطلبه" - Translation from Arabic to Turkish

• isteyeceğim
• istediğimi
• istemeye
• istemişim

Sizi gördüğüme çok sevindim çünkü bir iyilik isteyeceğim.
أنا مسرور لأني لحقت بك لأني لديّ صنيعاً لأطلبه منكِ.

Şimdi küçük bir iyilik daha isteyeceğim.. ...küçük bir detay. Sonrasında tamamız.
لذا، هناك صنيع صغير لأطلبه منكم، تفصيل صغير، وننتهي.

Aslında senden bir iyilik isteyeceğim.
في الحقيقة ، لدي معروف صغير لأطلبه

Çok şey istediğimi biliyorum ama beni affetmen mümkün mü?
أعلم أنه الكثير لأطلبه لكن هل تظن أنه يمكنك مسامحتي؟

Çok şey istediğimi biliyorum ama Amanda'yı baloya götürebilir miyim?
. . اعلم انه الكثير لأطلبه هل يمكنني اخذ اماندا للحفله الموسيقيه ؟

Buraya senden ne istemeye geldiğimi biliyorsun.
إذًا أنت تعلم ما أتيتُ إلى هنا لأطلبه منك.

Dinleyin, Sizden küçük bir iyilik isteyeceğim.
اسمعوا , لديّ معروف صغير لأطلبه منكم

Bir başka iyilik daha isteyeceğim.
لدي معروفاً آخر لأطلبه

Senden bir iyilik isteyeceğim.
لدي معروف لأطلبه منك

Senden bir şey isteyeceğim.
لدي معروف لأطلبه منك

Sizlerden bir iyilik isteyeceğim.
لدي معروف لأطلبه.

Büyük bir iyilik istediğimi biliyorum, ama Kevin ile benim için büyük riskler söz konusu.
هولي , أعرف إنه شيئاً كثيراً لأطلبه منكِ ولكن هناك الكثير علي المحك هنا لأجلي أنا وكيفين

Fazla şey istediğimi sanmıyorum.
أعتقد انهم ليسوا شيئا ضخما لأطلبه

- Çok şey istediğimi biliyorum... - Justin, kimseye söylemeyeceğim.
أعلم أنّ ذلك كثير لأطلبه منكِ - جاستن)، أنا لن أخبر أي أحد) -

Dinle, çok şey istediğimi biliyorum Ellie ama başka seçeneğim olsaydı buraya gelmezdim.
اسمعي، أعلم بأنه أمرٌ (كبير لأطلبه يا (إيلي لكن لو كان لي خيارٌ آخر لما كنتُ هنا

- Çok büyük bir şey istediğimi biliyorum.
أعرف أنه بالأمر الكثير لأطلبه

Kusura bakma, bunu istemeye hakkım yoktu. Biraz ileri gittim.
آسف هذا كثير لأطلبه يجب أن اعرف