"لأقيم" - Translation from Arabic to Turkish

    • için
        
    • kalacak
        
    Sigortacılar kalmam için bana şehirde geçici bir yer ayarlamışlar. Open Subtitles أصحاب الضمان قد رتبوا لي مكاناً لأقيم فيه في المدينة
    Ve şüphem yok ki bu, barışı korumak için aldığım önlemleri destekleyecektir. Open Subtitles وبسبب هذا ليس لدي أي شكوك في الإجراءات التي اتّخذتها لأقيم السلام.
    Ben de eniştemde kalmak için Cherbourg'a taşındım. Open Subtitles لذلك أنتقلت الى شيربورغ لأقيم مع أخ زوجي
    Bekarlığa veda partisini yapmak için vaktimiz yok. Open Subtitles يا صاح ، لم تعطني وقت لأقيم لكَ حفلة عزوبية.
    Biliyor musunuz bir seferinde kalacak yerim olmadığında koltukta yatmama izin vermişti? Open Subtitles أتعلمين انه مرة سمح لي بالنوم على أريكته عندما كان ليس لديّ مكان لأقيم فيه؟
    Yeteri kadar para kazandı, tüm koleksiyonu sattı ve beni dört yıllığına oraya getirmek için avukati, şirketi ve herşeyi kazandığı parayla toparladı, ve menajerim oldu. TED وتمكنت من جمع مال كافٍ، باعت المجموعة كلها وجمعت مالا يكفي لأقيم معها لأربع سنوات مع محاميّ، شركة، كل شيء، وأصبحت حينها مديرتي.
    Ve eğlenmek için bir TV yıldızının evine geliyorum. Open Subtitles وقد أتيت إلى شقّة نجم تلفزيوني لأقيم علاقة معه! هذا سخيف!
    Bir ilişki için boş vaktimin olduğunu söyleme bana. Open Subtitles لا تخبريني أنه لدي الوقت لأقيم علاقة
    Onunla fiziksel bir birliktelik için evlenmedim. Open Subtitles لم أتزوجها لأقيم معها علاقة جسدية
    Özel bir Noel partisi yapmak için elimden geleni yaptım. Open Subtitles لقد فعلت أفضل مالدي لأقيم كريسمس مميز
    Dış görünüşümü muhafaza etmek için sineklerimden 7'de biri yeterli. Open Subtitles "لأقيم مظهري الخارجيّ، أحتاج لجزء من سبعة من فراشاتي"
    kalabileceğim bir aile bulduğun için çok teşekkür ederim. Open Subtitles بيت لطيف وعائله محببه لأقيم معهم
    Buraya Solaris'in ekonomik potansiyelini araştırmak için gönderilmiştim. Open Subtitles لقد أرسلت هنا لأقيم (الأحتمال الأقتصادى ل (سولارس
    Buraya eğlenmek için gelmedim. Open Subtitles لست هنا لأقيم علاقة
    Yaşamam için. Open Subtitles من أجلى لأقيم فيه
    Buraya Walden Schmidt'le yatmak için gelmedim. Başkasıyla yamak için geldim. Open Subtitles لستُ هنا لأقيم علاقةً مع (والدن شميدت)، أنا هُنا لأقيمَ علاقةً مع رجلٍ آخر.
    Conti, ona parti vermek için bana izin kullandırırdı. Open Subtitles كونتي) سمح لي بأن يكون اليوم إجازة) لأقيم لها حفلةً.
    Joe bana hücresini gösterecek hani şu yerleşmek için yeterince iyi olmadığımı düşündüğü yeri. Open Subtitles (جو) سوف يريني زنزانتهُ تلك التي يعتقد أني لستُ جيداً بما فيهِ الكفاية لأقيم فيها
    kalacak yer bakıyorum da. Belki bana etrafı gösterirsiniz dedim. Open Subtitles أبحث عن مكان لأقيم فيه وظننت أن بوسعك أن تأخذيني في جولة
    Bak, baban bana kalacak bir yer teklif ettiğinde burada yaşadığını hiç bilmiyordum. Open Subtitles عندما عرض علي والدك ... مكاناً لأقيم به لم يكن لدي فكرة أنك تعيش هنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more