Hayır, sandalye gerekiyor. Kalk. Mektup yazmam lazım. | Open Subtitles | أقصد أحتاج إلى كرسيك , قومي لدي رسالة لأكتبها |
Hayır, sandalye gerekiyor. Kalk. Mektup yazmam lazım. | Open Subtitles | أقصد أحتاج إلى كرسيك , قومي لدي رسالة لأكتبها |
yazmam gereken bir sağdıç konuşmam var ve buna zamanım yok. | Open Subtitles | لدي خطبة الأشبين لأكتبها وليس لدي وقت لأكتبها |
Oturup yazmak vaktimi alıyor diye bana sataşmayın. | Open Subtitles | لذا لا تزعجيني لأنني أستغرق وقتاً لأكتبها على الورقة |
Açıkçası bunu yazmak için orada olamazdım. | Open Subtitles | واضح أنه لا يمكن أكون في تلك الحقبة لأكتبها. |
Oradaymış işte, onu kâğıda dökmemi bekliyormuş. | Open Subtitles | كانت هناك تنتظرني لأكتبها. |
Ayrıca bir ton teşekkür notu yazmam lazım. | Open Subtitles | كما لديّ الكثير من بطاقات الشكر لأكتبها. |
Benim de yazmam gereken raporlar var ve nerede yaşadığımı ben de bilmiyorum dürüst olmak gerekirse de bugün henüz banyo yapmadım. | Open Subtitles | لديّ تقارير لأكتبها أيضا، ولديّ كبد ضائع لا أستطيع إيجاده، ولأكون صادقا، لم أذهب للحمام بعد هذا اليوم. |
Hepsinin ailesine mektup yazdım. Seni gördüğüme çok sevindim, böylece bir mektup daha yazmam gerekmeyecek. | Open Subtitles | كتبت رسائل لكل عائلاتهم, لذا أنا بغاية السعادة لأراك وأعلم أنها ليست رسالة لأكتبها. |
Düşüncelerini paylaştığın için teşekkür ederim ama sakıncası yoksa yazmam gereken tavsiye mektupları var. | Open Subtitles | أقدّر لك التعبير عمّا يدور بذهنك ولكن إن لم تكن تمانع أمامي خطابات تزكية لأكتبها. |
yazmam gereken bir şarkı var. | Open Subtitles | لدي اغنية مرحله ثانويه مقززه لأكتبها |
yazmam gereken bir sone var | Open Subtitles | لدي قصيدة لأكتبها |
- yazmam gereken şeyler var. | Open Subtitles | قلت لك عندى ورقه لأكتبها |
Bir gazete için yazmam gerekiyor, tamam mı? | Open Subtitles | لدي ورقة لأكتبها.. حسناً؟ |
O mesajları yazmak benim senelerimi aldı. | Open Subtitles | لقد أخذت منّي عدة سنوات لأكتبها |
Onu yazmak bir saatimi aldı. | Open Subtitles | لقد أخذت من وقتى ساعة واحدة لأكتبها |
Ben daha çok araştırma yapmak ve yazmak istiyorum. | Open Subtitles | ...لدي أبحاث كثيره لأقوم بها و أشياء لأكتبها |
Lex, bu gece yazmak için bir hikayem var. | Open Subtitles | ليكس, لدي قصة لأكتبها الليلة |
- Ben yazmak için bir kağıt var. | Open Subtitles | -لديّ ورقة لأكتبها . |
Oradaymış işte, onu kâğıda dökmemi bekliyormuş. | Open Subtitles | كانت هناك تنتظرني لأكتبها. |