"لأكذب" - Translation from Arabic to Turkish

• yalan söylemem
• yalan söylemek
• yalan söylerdim
• yalan söylemezdim
• asla yalan

Evet ama bu kez yalan söylemem için hiçbir neden yok. Hiçbir şey olmadı. Tamam mı?
نعم, لكن فى هذه الحالة أنا ليس لدى شىء لأكذب حوله, لا شىء قد حدث

Sana asla yalan söylemem. Bu daireye girdiğimizden beri sana bir yalan bile söylemedim. Gerçek bu.
أنا لم اكن لأكذب عليك، لم اكذب عليك منذ ان دخلنا هذه الشقة، هذه حقيقة

Sana asla yalan söylemem. Bu daireye girdigimizden beri sana bir yalan bile söylemedim. Gerçek bu.
أنا لم اكن لأكذب عليك، لم اكذب عليك منذ ان دخلنا هذه الشقة، هذه حقيقة

Çok kadınlar sik evlat. Sana yalan söylemek için bir nedenim yok.
عاشر الكثير من النساء، لا سبب لدي لأكذب عليك

Buna inanmak istemeyebilirsin ama yalan söylemek için bir sebep yok: Arabadan, plastik oyuncaklardan nefret ederdim, arkadaşlarını sevmezdim, daha da kötüsü
أنت لا تريد أن تصدق هذا، ولكن ليست لدي أية أسباب تدفعني لأكذب: كرهت السيارة، وكرهت الألعاب المطاطية، لم أعجب بأصدقائك، والأسوأ، أقاربك.

İnanacağımı bilsem ilk önce kendime yalan söylerdim.
كنت لأكذب على نفسي لو ظننت أنها ستصدق

yalan söylemezdim.
ما كنت لأكذب كنت لأفكر قبل أن أتكلم

- Rezil bir şekilde ofisime gelip sizden daha iyi bir teklif aldığına dair yalan söylemem için yalvardı ve aradaki farkı o ödedi.
ماذا؟ لقد جاء مُتذللاً لمكتبي و توسل إلي لأكذب و أقول بأنهُ حصل على سعرٍ أفضل، لكنهُ دفع لي الفرق

Sana asla yalan söylemem.
لم أكن لأكذب عليك حسنا أعتقد أنني أذكرك تقول شيئا عن

Size asla yalan söylemem efendim. Sizi seviyor. Yemin ederim.
لم أكن لأكذب عليك سيدى فهىتحبك،بشرفى.

Sana asla yalan söylemem dostum. Tamam mı?
انا لم اكن لأكذب عليك ابدا يا صديقى

Sana özel bir konuda yalan söylemem.
لم أكن لأكذب عليكِ بشأن أمر شخصيّ

Bu konuda asla yalan söylemem.
ما كنت لأكذب عليك ليس حيال هذا

Bir hırsıza yalan söylemek için neden pazar yerine geleyim?
لماذا آتي إلى السوق لأكذب على لص ؟

Ona bu şekilde yalan söylemek istemiyorum.
حسناً أن لا أشعر براحة لأكذب عليها هكذا

- Sana yalan söylemek için bir nedenim yok.
-صحيح -ليس لدي أي سبب لأكذب عليك

Sana yalan söylemek için bir sebebim yok Enzo.
ليس لديّ سبب لأكذب عليك يا (إينزو). -هل كذباتك أهم من حياة (بوني)؟

Bu durumda ben olsam ben de yalan söylerdim.
مع كل تلك التعقيدات، كنتُ لأكذب أيضاً.

Sana yalan söylemezdim.
لم أكن لأكذب عليك

Ufacik bir çocuktun. Sana asla yalan söylemezdim.
-كنتُ مُجرّد صبيّ، وما كنتُ لأكذب عليك .