Bu tavşanı öldürmek istediğin için senin kafanı tutup çevirmeyi tercih ederim. | Open Subtitles | أنا أفضل أن أمسك رأسك وأكسر رقبتك لأنك تريدين قتل هذا الأرنب،حسناً؟ |
Hayatının geri kalanında hastanla ruh doktorculuğu oynamak istediğin için söylüyorsun bunu. | Open Subtitles | هذا لأنك تريدين لعب دور الطبيب النفسي لمريضتكِ لما تبقى من حياتكِ. |
Ölmek istediğin için mi laga luga yapıyorsun, kancık? | Open Subtitles | هل تنفقين المال لأنك تريدين الموت؟ أيتها العاهرة. |
Filmin zamanında ve ayrılan bütçede bitmesini istediğin için. | Open Subtitles | لأنك تريدين الصورة على الجدول والميزانية ؟ |
Neden sen saklı yaşamak istiyorsun diye benim hayatım duruyor! | Open Subtitles | لماذا يفترض أن تتوقف حياتي لأنك تريدين العيش في خزانة ؟ |
Seni engellememi istediğin için mi bunu söyledin? | Open Subtitles | أنت فقط تخبرني بذالك لأنك تريدين أن أقنعك بالعدول عنه؟ |
Ne, kötü bir anne olduğumu kanıtlamak istediğin için içine bir kamera falan mı koydun? | Open Subtitles | ماذا, هل لديك كاميرا مراقبة فيها أو شيء من هذا القبيل؟ لأنك تريدين إثبات أنني أم سيئة؟ |
Çünkü burada olmak istediğin için gelmeni isterdim. | Open Subtitles | لأني أريد منك أن تكوني هنا لأنك تريدين .أن تكوني هنا |
Oh, Chellie olmak istediğin için mi böyle söylüyorsun? | Open Subtitles | هل تقولين هذا لأنك تريدين أن تكوني شيلي ؟ |
Yani kayıp anılarını ortaya çıkartmak istediğin için buradasın. - Bu doğru mu? | Open Subtitles | أذاً أنتِ هنا لأنك تريدين كشف ذكريات مفقودة |
Yani kayıp anılarını ortaya çıkartmak istediğin için buradasın. - Bu doğru mu? | Open Subtitles | أذاً أنتِ هنا لأنك تريدين كشف ذكريات مفقودة |
Bu yüzden mi annemin kazanmasını istiyorsun yoksa Phillips'in kaybetmesini istediğin için mi? | Open Subtitles | هل هذا لأنك تريدين من والدتي ان تفوز او انك تريدين من فيليبس ان يخسر؟ |
Burayı elden çıkarmak istediğin için üzgün değilim. | Open Subtitles | انا لست مستاءًا لأنك تريدين التخلّص من هذه الحانة |
Bunu istediğin için mi yapıyorsun, yoksa dün beni reddettiğin için mi yapıyorsun? | Open Subtitles | حسناً ، مهلكِ ... مهلكِ هل تقبلينني لأنك تريدين إقامة علاقة معي |
Beni kanserli bir arkadaş istediğin için seviyorsun. | Open Subtitles | أنت معجبة بي لأنك تريدين صديقا في مرضك |
Bunu sadece onu görmek istediğin için söylüyorsun. | Open Subtitles | تتدعين ذلك لأنك تريدين رؤيته فحسب |
Sen istediğin için getirmeni istedim. | Open Subtitles | أريدك أن تحضريها لأنك تريدين إحضارها . |
Evini istediğin için mi? | Open Subtitles | هل هذا لأنك تريدين المنزل؟ |
Onunla sevişmek istediğin için mi? | Open Subtitles | لأنك تريدين نكاحه؟ |
Sen doğallık istiyorsun diye diğer insanlar da isteyecek değil. | Open Subtitles | لأنك تريدين العفوية، لايعني بأنّ الناس يريدونها |