"لأنها في" - Translation from Arabic to Turkish

    • çünkü
        
    • Çünkü o
        
    • Çünkü şu
        
    Fotoğrafın yeni çekilmiş olması gerekti çünkü fotoğrafta modelin elbisesini giyiyordu. Open Subtitles لابد أنها كانت حديثة، لأنها في الصورة كانت ترتدي ثوباً حديثاً،
    çünkü rotası Dünya ve 3 gün içinde burada olacak. Open Subtitles لأنها في طريقها إلى الأرض وستصل في غضون ثلاثة أيام
    çünkü onu sandığa koydun. Her şeyi oraya koyuyorsun zaten. Open Subtitles لأنها في الشاحنة حيث تركتها حيث تتركين كل شيء تقريباً
    Kamera ona doğru aşağıya bakıyor, çünkü o bir kuyuda. TED الكاميرا تنظر إلى الأسفل لأنها في البئر.
    çünkü şu an en sevdiğim sütyenimi taktığına eminim. Open Subtitles لأنني متأكده لأنها في الوقت الحالي ترتديملابسيالمفضلة.
    Japonya'ya geldiğimiz için heyecanlıydım çünkü her zaman ziyaret etmek istediğim bir yerdi. Open Subtitles كنت متحمساً للعودة إلى اليابان لأنها في مكان ما كان دائماً يريد زيارة.
    Ve ben buna daha çok dikkat etmemiz gerektiğine inaniyorum çünkü aslında biraz hassas bir yapıya sahip. TED أعتقد أننا بحاجة إلى إيلاء اهتمام أكبر في هذا، لأنها في الواقع نوعًا ما هشّة.
    Bir anlamda gitmek zorundaydım, çünkü Met'te anayol üzerindeydi. TED نوعًا ما كان عليّ فعل ذلك لأنها في طريق على طول المتروبوليان.
    İnsanlar genelde zekâ ile bilinçliliği karıştırıyorlar, özellikle de Silikon Vadisi gibi yerlerde, fakat bu anlaşılır bir şey, çünkü insanda ikisi bir arada işler. TED الناس غالباً ما يخلطون الذكاء والوعي، خاصةً في أماكن مثل سيليكون فالي، وهو أمر مفهوم، لأنها في البشر، تعمل سويةً.
    Şimdi şu karanlık madde parçacıklarına bakalım, çünkü sonuç olarak bu odada mevcutlar ve kapıdan girmediler. TED الان ، نحن نبحث عن جسيمات تلك المادة المظلمة لأنها في النهاية ، متواجدة هنا في القاعة ، نعم ، وهي لم تدخل عبر الباب.
    Hikâyelerimizin tehlikesi de burada çünkü her şeyi berbat hale de getirebilirler. Ancak aynı zamanda bu onların gücü. TED هذا هو خطر قصصنا، لأنها في الحقيقة قد تجعلنا في فوضى. لكن أيضا هذه قوتها.
    Mikrobiyolojide gerçekten simetrik yapılar istemezsiniz. çünkü genelde tehlikeli olabiliyorlar. TED في علم الأحياء الدقيقة لا نريد الحصول على كائنات متماثلة. لأنها في معظم الوقت مخلوقات مزعجة.
    Sizi bu konuda rol almaya davet ediyorum çünkü bu konu çok önemli, sırf bizler için değil, çocuklarımız için. TED وأنا أحثكم على المشاركة في هذه الثورة لأنها في غاية الأهمية ليس فقط لأجلنا، ولكن لأجل مستقبل أطفالنا.
    daha çok Satürn'e benziyor, çünkü zaten Satürn. TED إنها تبدو مثل كوكب زحل ، لأنها في الواقع كذلك ، إنها صورة لكوكب زحل.
    Robot olarak adlandırılmıyorlar çünkü hayatımızda bir amaca hizmet ediyorlar. TED لم يعد يطلق عليها روبوتات لأنها في الحقيقة تؤدي غرضًا في حياتنا.
    Devam et ve evlen onunla! Ama acele et, çünkü 5 aydır evimde ve zamanı doldu! Open Subtitles امض وتزوجها، وأسرع لأنها في بيتي منذ 5 أشهر، وقد نفذ وقتها
    Ama acele et, çünkü 5 aydır evimde ve zamanı doldu! Open Subtitles امض وتزوجها، وأسرع لأنها في بيتي منذ 5 أشهر، وقد نفذ وقتها
    Bu şeyi her yerde bulduk çünkü o her yerde. Üst toprağın hemen altında. Open Subtitles وجدنا هذه المادة في كل مكان لأنها في كل مكان.
    çünkü o şiddetin hoş karşılanmadığı bir yerdedir. Open Subtitles لأنها في مكان حيث العنف سيكون سيء
    çünkü şu anda içeride dumanlı mutfakta sağa sola koşturuyor. Open Subtitles لأنها في الداخل الآن تتجوّل في أرجاء مطبخ محترق.
    çünkü şu vaize aşık. Open Subtitles لأنها في حالة حب مع هذا الواعظ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more