Halledecek onu, Çünkü anlarsın işte onunla ilgili sinsice bir şey var elinde. | Open Subtitles | أوه انه سوف يتعامل لأنهُ كما تعلم انك حصلت على شيء غادر عليه |
Çünkü dediğim gibi gereksiz harcamaları kısmalıyım. | Open Subtitles | لأنهُ كما أَخبرتُكِ، أعتبرُ ذلكَ رِعايةً غيرَ ضَرورية |
Çünkü biliyorsun ki ben çok satan bir yazar değilim. | Open Subtitles | لأنهُ كما تعرفين أنا لستُ كاتب بأفضل مبيعات |
Çünkü biliyorsun herkes her gün aynı tahmin edilebilir şeyleri yapar değil mi? | Open Subtitles | لأنهُ كما تعلم، الجميع لديه روتين يومي قابل للتنبؤ، صحيح؟ |
Çünkü biliyorsun baharatı severim. | Open Subtitles | لأنهُ كما تعلمين انا احب التوابل |
Çünkü dediğim gibi, ikimiz de sana çalışıyoruz. | Open Subtitles | لأنهُ كما قلت، كلانا نعملُ لأجلك. |
Doggie deliksiz uyuyabilmemizin çok iyi olduğunu söylüyor Çünkü bilirsin başka biri olsa bunca gürültü sorun olabilirdi. | Open Subtitles | (دوغي) يقول بأنه من الجميل كوننا ننام بعمق لأنهُ كما تعلمين فالكثير من الناس قد ينزعجوا من كل ذلك الضجيج |
Çünkü dediğin gibi Porter beni yardımcı yaptığında sivilleri güvende tutmak için her şeyi yapacağımı biliyordu. | Open Subtitles | , لأنهُ , كما قُلتى عندما جعلنى (بورتر) القائد الثانى لقد عَلمَ أننى ساقوم بكُل ما بإستطاعتى |
Çünkü Cam, 29 yaşında New York'ta Baş Sorgu Yargıcıydı. | Open Subtitles | (لأنهُ كما تعلّم، فـ(كام شغلت وظيفة رئيس الطب الشرعي لـ"نيويورك" حينما كانت في الـ29 من العمر |
- Çünkü, bakarsanız- | Open Subtitles | لأنهُ كما ترى... |