Bir adamı kendi çocuğundan kurtulmaya çalıştığı için hapse yolladım ama senin günün de zor geçmiş gibi. | Open Subtitles | لقد أرسلنا رجلاً للتو إلى السجن لأنه حاول أن يتخلص من ابنته، ولكن يومك كان شاقاً جداً |
Geleceği değiştirmeye çalıştığı için bir şekilde cezalandırıldığını mı düşünüyorsun? | Open Subtitles | وأنه عاقبه لأنه حاول تبديل المستقبل؟ |
Beni yakalamaya çalıştığı için öldüler. | Open Subtitles | لقد ماتوا لأنه حاول ان يصل الي |
Ama sırf babam kaçmaya çalıştı diye insanların onu her daim suçlu olarak düşünecek olmasına katlanamıyorum. | Open Subtitles | الشيء الذي أجد صعوبة في تحمله بأن الناس يعتقدون بأنه مذنب لأنه حاول الهرب |
Çok çabaladığı için onu kucaklardım, ama seksi olduğunu düşünmezdim. | Open Subtitles | سأود ان اعطيه حضن لأنه حاول بشدة لكنني لا اعتقد بأنه مثير |
Geleceği değiştirmeye çalıştığı için bir şekilde cezalandırıldığını mı düşünüyorsun? | Open Subtitles | وأنه عاقبه لأنه حاول تبديل المستقبل؟ |
Ufak kardeşin havalı tüfekle banka soymaya çalıştığı için Lompoc'ta 5-7 yıl arası yatacak. | Open Subtitles | الأخ الأصغر يقضي (مدة من 5-7 سنوات بـ(لومبوك لأنه حاول السطو على بنك بمسدس صيد |
Ona yardım etmeye çalıştığı için mi? | Open Subtitles | ولماذا , لأنه حاول مساعدتها؟ |
Bence seni uyarmaya çalıştı diye Doktor Parker'ı Dominick öldürdü. | Open Subtitles | أظنه قتل طبيبه لأنه حاول تحذيرك |
Kimse insanı çabaladığı için suçlayamaz. | Open Subtitles | لا تستطيع لوم رجل لأنه حاول |