"لأنّه عندما" - Translation from Arabic to Turkish

• Çünkü

Çünkü o çifte baktığın zaman, birlikte olmaması gerektiğine inandığın bir başka çifti görüyorsun.
لأنّه عندما تنظر إلى ذلك الثنائي ، تشاهد شخصين آخرين لم يكتب لهما أن يكونا معاً

Çünkü sen yanımdayken, sanki herşeyle başedebilirim gibi hissediyorum, bilirsin?
لأنّه عندما تكون بالجوار، أشعر وكأنّي قادرة على التعامل مع أيّ شيء

Çünkü sen yanımdayken, her şeyin üstesinden gelebilirim gibi hissediyorum.
لأنّه عندما تكون بالجوار، أشعر وكأنّي قادرة على التعامل مع أيّ شيء، أتعرف؟

Çünkü gençken, hep gaza basarsın, fren yoktur.
لأنّه عندما يكون المرء صغيراً، يكون مندفعاً ولا يمكنه التوقف.

Çünkü polisler beni buraya getirdiğinde, olayda daha fazla şey olduğunu anladım.
لأنّه عندما أعادتني الشرطة هنا أدركت بأنّي واجبٌ على أن أكون أكثر فائدة

Çünkü geri döndüğünde bazı kötü şeyler duyacaksın.
لأنّه عندما تعود، ستسمع بعض الأشياء القبيحة جدّاً

Çünkü biri sana eşek şakası yapmaya başladığında makul şüpheli yattığım kızın aşırı koruyucu ablasıdır.
لأنّه عندما يسخر منكَ شخص، فالمنطقيّ هو الاشتباه بالأخت التي تبالغ في حماية المرأة التي نمتُ معها مرّة واحدة

- Çünkü aynı odaya iki kabadayıyı koyduğun zaman, ...işler normalde iyi gitmiyor.
لأنّه عندما تضع متنمّريْن معا في غرفة ، الأشياء لا تسير جيّدا بشكل عام

Hatırlanacaksın, sevilerek hem de ama umurunda olmayacak Çünkü öldüğün zaman bir ölü olacaksın.
وستشعرين بإعتزاز، ولكنّكِ لن تهتمي لأنّه عندما تكونين ميّتة، فإنّكِ ميّتة،

Çünkü aptalca şeyler yaptığım dönemde, içki bunlardan biriydi.
لأنّه عندما كنت أقوم بالأفعال الطائشة في الماضي كان السُكر إحداها.

Çünkü kendi ayaklarında yürümeye başladığında çok ama çok iyi olacak.
لأنّه عندما تنتهي فترة التّدريب، ستغدو بارعة للغاية في عملها

Bu yüzden hastaneye gelmiyor Çünkü geldiğinde gerçeklik yüzüne çarpıyor.
لهذا السبب لا يأتِي إلى المستشفى لأنّه عندما يأتي إلى هنا، يرى الواقع

Çünkü hastaneden çağrıldığında beni uyandırırsın.
لأنّه عندما تتلقّين إتّصالاً من العمل عليكِ أن توقظيني

Çünkü, geçmişinde önemli bir olay varsa akıl sağlığını bu yüzden kaybettiğini söylerler bu yüzden seni buraya tıktıklarında arkadaşların ve meslektaşların "tabii ki kafadan kontak" diyecekler.
لأنّه طبقاً لحدثٍ ما في ماضيك ... هوالسببالذيفقدت فيهعقلك لأنّه عندما يحيلونك هنا

Bir şeyler yapabileceğimizi sanmıyorum Çünkü sen bu işi aldığında...
لا أعتقد أننا سنفعل أيّ شيء، لأنّه عندما تحصلين على هذا الدور...

Çünkü eğer bir kadın kendini bir erkek gibi memnun edebilirse, bu cesur yeni bir dünya demektir.
لأنّه عندما تستطيع المرأة إمتاع نفسها كما يستطيع الرجـــل أو أفضــــل منه... سيغدو العالم عالماً جديداً وشجاعاً.

Çünkü seni en iyi tanıyan insan ilgisini kaybedince içinden bir şeyler kopup gidiyor.
لأنّه عندما يفقد الشخص الذي يعرفك بشكل أفضل... اهتمامه بك، فإنّ هذا يسلب منك شيئاً حقاً.

- Gerçekten mi? Çünkü ben onu yazdığımda, öyle hissederim.
حقّـًا، لأنّه عندما أرى لهذا الهـاتف.

Çünkü o ve tetikçi tabancayı almaya gittiklerinde, fark ettiler ki:
لأنّه عندما ذهب هو والقاتل المأجور للحصول على المسدس أدركا...