"لأنّه كان" - Translation from Arabic to Turkish

    • olduğu için
        
    • Çünkü o
        
    • ettiği için
        
    Sizden biri olduğu için bu kadar kırıldın. Open Subtitles تشعرون جميعكم بالإساءة لأنّه كان واحداً منكم
    Yetiştirdiğin, bugüne getirdiğin öz evlâdını hasta olduğu için terk ettin ve bu bir günahtır. Open Subtitles ابنك، الذي ربّيتَه، هجرتَه وكلّ ذلك لأنّه كان مريضاً فأثمتَ
    Yavaş olduğu için başkanın adını verdim. Open Subtitles اسميته تيمّناً بالرّئيس ، لأنّه كان بطيئاً جدّاً
    Baban da benzin istasyonunda dolaplar çevirirdi, Çünkü o da kancıktı. Open Subtitles وأبوك كان يمارس الدعارة في محطّة وقود لأنّه كان عاهراً أيضاً
    Hayır. Çünkü o da aynı sizin gibi ağzı açık bakakaldı. Open Subtitles كلا ، لأنّه كان لديه نفس الشكل المتراخٍ مثلكما
    Ortaya çıkmakla tehdit ettiği için mi? Open Subtitles هل لأنّه كان تهديداً بالخروج ؟
    Çalınmamıştı. Çocuk, her yeri kan olduğu için montu attı. Open Subtitles لم يُسرق، تخلص منه الفتى لأنّه كان مغطى بالدم.
    O kadar centilmen olduğu için mi üç ay boyunca sana elini sürmedi? Open Subtitles ألهذا السبب لم يلمسك خلال الثلاثة أشهر لأنّه كان رجل محترم؟
    Onunla hayalinden vazgeçmesi konusunda yüzleşince fena halde paraya ihtiyacı olduğu için soyunduğunu söyledi. Open Subtitles عندما واجهته بشأن تخلّيه عن حلمه قال أنّه متعرٍّ لأنّه كان يائساً جداً من أجل الحصول على المال
    Bu lanet işler konusunda özel bir yeteneğin olduğu için seni istedim. Open Subtitles أردتكِ في هذهِ الوظيفة لأنّه كان لديكِ براعة في التعامل مع هذهِ الأمور
    Bu lanet işler konusunda özel bir yeteneğin olduğu için seni istedim. Open Subtitles أردتكِ في هذهِ الوظيفة لأنّه كان لديكِ براعة في التعامل مع هذهِ الأمور
    Gittiği gün kahve içmiştik. Bazı kağıtların üzerinde olduğu için kupamı kaldırmış olabilir. Open Subtitles شربنا القهوة يوم رحيلها، أعتقدُ أنّها قد حرّكت كوبي، لأنّه كان على بعض الورق
    - Jimal, Musevi olduğu için birine saldırmış. Open Subtitles لأنّه كان يهودي ليست فوضى, يا سيادة القاضي
    Onu ne kadar sevdiğimi ona anlatmaya çalıştım ama benimle sadece sarhoş olduğu için yattığını söyledi. Open Subtitles حاولتأنأخبرهبمدىحبّي له، لكنّه قال، أنّه نام معي لأنّه كان ثملاً فحسب
    Yani bu adam kendini, annesiyle seks yapmaya zorlanan bir psikopat olduğu için mi öldürdü? Open Subtitles ، إذاً تقولون أنّ هذا الرجل قتل ، نفسه لأنّه كان مختلاً أُجبر على ممارسة الجنس مع أمّه ؟
    Garip bir durum olduğu için aklımda kalmış. Kira kontratının bitmesine daha sekiz ay vardı. Open Subtitles أذكر ذلك لأنّه كان غريبًا بقي له في عقد إيجاره ثمانية أشهر
    Çünkü o blokta bir yerlere gidiyordu. Open Subtitles لأنّه كان ذاهباً إلى مكان ما في تلك المنطقة
    Çünkü o insanların hayatını kurtarmak için burada kalması gerekiyordu. Open Subtitles لأنّه كان يجب أن تبقى هنا حتى تنقذ أرواح هؤلاء الناس
    Bu boşukların nasıl doldurulacağını biliyor Çünkü o da oradaydı. Open Subtitles سيعرف كيف يملأ هذا الفراغ هذه الفجوة لأنّه كان هناك في ذلك الوقت بالتحديد.
    Ama o yapmış olamaz Çünkü o saatte kızlarla evimizdeydi. Open Subtitles حسناً، لمْ يكن بإمكانه ذلك، لأنّه كان في المنزل مع البنات.
    Seni de kendisiyle birlikte çekmekle tehdit ettiği için mi? Open Subtitles لأنّه كان سيأخذك للهاوية معه ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more