Anlaşılan makaleyi o kadar beğenmiş ki çocuklarına derginin kopyalarını gönderiyor. | Open Subtitles | يبدو أن المقال أعجبه جداً لدرجة أنه أرسل نسخة من المجلة لأولاده |
Anladığıma göre makale o kadar hoşuna gitmiş ki fazladan bir kaç dergiyi de çocuklarına gönderiyormuş. | Open Subtitles | يبدو أن المقال أعجبه جداً لدرجة أنه أرسل نسخة من المجلة لأولاده |
"çocuklarına bir şeyler yapabilecekleri kadar para ver ama hiçbir şey yapmadan oturacakları kadar çok verme." derdi. | Open Subtitles | على المرء أن يُعطي لأولاده مالاً يكفيهم لبناء شيءٍ ولكن ليس كافياً ليُجلسهم بدون شيء" |
Hangi baba çocuklarına, | Open Subtitles | إذًا، فأي أبٍ هذا الذي سيقول .... لأولاده |
Daniel'ın çocuklarına sevgi göstermesi mesela. | Open Subtitles | خذي تعبير دانيال عن حبه لأولاده |
çocuklarına daha iyi elbiseler alır. | Open Subtitles | ...وسيشتري لأولاده ملابس جيدة... |
Velilerin kalplerini çocuklarına karşı çevirecek. | Open Subtitles | وسوف ينقل قلب الاب لأولاده |
Ağabeyi çocuklarına bir mektup götürdü. | Open Subtitles | و أخاه ترك خطاباً لأولاده. |
Babanız tüm mal varlığını çocuklarına miras bıraktı. | Open Subtitles | ترك والدك تركته كلها لأولاده |
çocuklarına da çok iyi babalık yapıyor. | Open Subtitles | كما أنه أب رائع لأولاده. |
- Ama Flanders çocuklarına torpido getirmiş. | Open Subtitles | -لكن ، (فلاندرز) أحضر طوربيدات لأولاده |