Orada bazen başkaları da oluyordu, bilmiyorum, yaşlı bir kadın vardı. | Open Subtitles | كان هناك أناس غيره هناك أحيانًا، لأ أعلم امرأة كبيرة بالسن |
Yemin ederim nası oldu bilmiyorum. | Open Subtitles | أنا أعني , أقسم أنا لأ أعلم كيف حصل هذا حتى. |
bilmiyorum, mesela seni yemeğe çağırdıklarında hayır de. | Open Subtitles | لأ أعلم , أرفضي عندمـا يدعونك على العشاء |
Sen ne duydun bilmiyorum ama sanırım birleşme gerçekleşecek gibi. | Open Subtitles | لأ أعلم ماذا سمعت , ولكن أظنهم سينفذون القرار |
O neydi bilmiyorum ama, bunu kimin yaptığını bulacağım. | Open Subtitles | لأ أعلم مالذي جرى, لكني سأجد من فعل هذا. |
Yapabilir miyim bilmiyorum. | Open Subtitles | لأ أعلم ، لو كان بإستطاعتي فعل هذا |
Con Dar'a kapıldığımda, o kişinin kim olduğunu bilmiyorum. | Open Subtitles | عندما أكون في "كوندار" لأ أعلم من أنا! |
Şu an beni görmek istiyor musun bilmiyorum... | Open Subtitles | لأ أعلم أذا كنتى تريد رؤيتى الأن أو ... |
Ne yaptığımı bilmiyorum. | Open Subtitles | لأ أعلم ما أقوم به |
Neden bahsettiğini bilmiyorum. | Open Subtitles | لأ أعلم عن ماذا تتحدثين؟ |
Hiçbir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | أنا لأ أعلم أى شىء |
Evet, neden bilmiyorum. | Open Subtitles | نعم، لأ أعلم ماهو السبب |
Neydi bilmiyorum. | Open Subtitles | أو ... لأ أعلم ما كان. |
bilmiyorum. | Open Subtitles | لأ أعلم |
bilmiyorum. | Open Subtitles | أنا لأ أعلم |
bilmiyorum. | Open Subtitles | لأ... ...أعلم. |