"لإبعادك" - Translation from Arabic to Turkish

    • için
        
    Senin için o su topu oynayan ahmakla kavga etmiştim. Open Subtitles على أن أصارع لإبعادك عن هذا الأحمق لاعب كرة الماء
    Varlıklı arkadaşlarımıza başvuramaz mıyız en azından borçlular hapishanesine girmemen için? Open Subtitles ألا يمكننا مناشدة أصدقاؤنا الأثرياء؟ على الأقل لإبعادك عن سجن المديونين.
    Suçun olmadığı halde, buradaki varlığının ona... eziyet çektirmemesi için, seni krallığımdan sürmek istiyorum! Open Subtitles أنت بدون لائمة ولكن ابنتي لا يجب أن تضطهد لذا فانا في حاجة لإبعادك عن عالمي
    Cora, biliyorsun incinmemen için her şeyi yaparım ancak bu adam isyana teşvikten suçlu askerî adaletin ellerinde ve bu işin affı yok. Open Subtitles سأفعل أي شيء باستطاعتي لإبعادك عن الأذى لكن هذا الرجل مذنب بتهمة العصيان وسيقف أمام العدالة العسكرية ولن يعفا عنه
    Sadece birinin hayatı tehlikede. Seni hindili sandviçimden ayırdığım için özür dilerim. Open Subtitles إنها مجرد حياة شخص معرض للخطر آسف لإبعادك عن ساندويتش الديك الرومى خاصتك
    Şimdi buradan çıkmak için ona muhtaç olman ne kadar da kötü değil mi? Open Subtitles ما هي الاشياء السيئة التي يجب ان يكون قد فعلها لإبعادك عن السجن؟
    Başını dertten çıkartmak için her şeyi yapardım... ama Gaby ve benle tekrar alay etme. Open Subtitles أنا أعمل أي شيء لإبعادك عن المشكله لكن لا تهزأ بي سوياً مع جابي من جديد.
    Bunun seni sokaklardan uzak tutması için bir kahve ve kek işi olması gerekiyor. Open Subtitles إنه من المفترض ان يكون عمل سهل لإبعادك عن الشارع
    Sana büroda ne yaptırıyorlarsa ondan kurtardığım için. Open Subtitles لإبعادك عن أى كان المكتب يُسنده إليك من أعمال
    Bu küçük kızlar adama dönüp "Sizin meclis dışında kalmanız için oy vereceğiz" dediler. TED تحولت هاته الفتيات صوبه وقلن، "سوف نصوت لإبعادك من منصبك."
    Cora, İncinmene engel olmak için elimden gelen her şeyi yapardım. Open Subtitles سأفعل أي شيء باستطاعتي لإبعادك عن الأذى
    Senin zarar görmeni engellemek için elimden gelen her şeyi yaptım. Open Subtitles فعلت كل ما بإستطاعتي لإبعادك عن الأذى
    Bacağını sabitleyebilirim ama seni buradan çıkarmak için arabaya ihtiyacım olacak. Open Subtitles أنا يمكن أن أضع ساقك، لكن , uh... سأحتاج سيارة لإبعادك عن هنا.
    Bizi bırakmak için, kaç para istiyorsun? Open Subtitles كم سيكلفنا لإبعادك عنا؟
    Seni uzaklaştırdığım için üzgünüm. Open Subtitles أعتذرُ لإبعادك عنّي
    Yaptığın şeyden seni alıkoyduğum için özür dilerim. Open Subtitles آسفة لإبعادك عمّا كنت تفعله.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more