Sorun şu ki kişilik bölünmesini kanıtlamanın bilimsel bir yolu yok | Open Subtitles | المشكلة في تشخيص إنفصام الشخصية أنه ليس هناك طريقة مؤكده لإثباتها |
O çocuklara bunu kanıtlamanın tek yolu harika bir şarkı yazıp, boğazlarına tıkalamak. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة لإثباتها لأولئك الشباب هي كتابة أغنية رائعة وحشرها في حلوقهم |
O halde doğru anladıysam benim kayıtları olmadığını söylediğim Bay Hyde'ın varlığını kanıtlamanın bir yolu yok | Open Subtitles | ليس هناك طريقة مؤكده لإثباتها و السيد"هايد" ليس له أي سجلات |
Şimdilik kanıtlamanın yolu yok. | Open Subtitles | لا يوجد طريقه لإثباتها |