"لإصلاحه" - Translation from Arabic to Turkish

    • tamir
        
    • düzeltmek için
        
    • düzeltmenin
        
    • Tamiri
        
    • Düzeltecek
        
    • Onarmak için
        
    • düzeltebilmek için
        
    • onaracak
        
    Artık yıkılıyor, ve federallerde tamir için para vermeyecek, bu yüzden kapaklar açık. Open Subtitles بدأ يتفكك و المحققون الفيدراليون لن يعطونا المنحة لإصلاحه لذك قاموا بفتح المنسكب
    Kusura bakmayın çok sıcak, klima da bozuk. Yazın tamir etmeleri haftalar sürüyor. Open Subtitles معذرة، الجو حـار والتكييف معطـَّل، وفي الصيف يستغرقون أسابيعاً لإصلاحه.
    Gelecekte çok kötü bir şey oldu ve düzeltmek için yardımına ihtiyacımız var. Open Subtitles شيء سيء جداً حدث في المستقبل ونحن بحاجة لكي لإصلاحه
    Durum... berbat ve düzeltmenin vakti geldi. Open Subtitles الوضع بأكمله ... إنه مزري، وحان الوقت لإصلاحه. لا أحد قد شعر أبداً
    Tamiri sana 1100 Pound'a mal oldu. Open Subtitles و قد كلفكم 200 أو 300 لإصلاحه لقد قُلت لك
    Tink, sonunda Düzeltecek bir şey bulmuşsun. Open Subtitles حسنٌ يا (تينك) ، ها قد ودتِ شيء لإصلاحه.
    Lütfen, yalnızca Onarmak için ne yapabileceğimi öğrenmem gerek. Open Subtitles أرجوكم، أود فقط أن أعرف مالذي كان يُمكنني أن أفعله لإصلاحه
    Çok büyük bir hata yaptım. Ve düzeltebilmek için yapabileceğim hiçbir şey yok. Open Subtitles لقد ارتكبت خطأ هائلاً ولا يمكنني فعل شيء لإصلاحه
    - Napoli'ye yürümem mi gerekiyor? tamir etmesi dört beş saati bulur. Open Subtitles سيستغرق الأمر أربع أو خمس ساعاتٍ لإصلاحه.
    Yıllar önce yandı. Kimsenin tamir edecek parası yoktu. Open Subtitles لقد إحترق من عدة سنوات ولم يوجد مال لإصلاحه.
    Yıllar önce yandı. Kimsenin tamir edecek parası yoktu. Open Subtitles لقد إحترق من عدة سنوات ولم يوجد مال لإصلاحه.
    Bir kişi yalnız gelip tamir edecek ve gidecek. Open Subtitles ليحضر شخصاً واحد فقط لإصلاحه .. ثم يغادر
    Hayır. Teli kesersek, bir saat sonra tamir ederler. Open Subtitles لا,لا,لا لاسيكونون هنا خلال ساعة لإصلاحه
    Yani düzeltmek için ne yapman gerektiğini bul. Open Subtitles ..لذا أياً كان ما تحتاج لإصلاحه احسب كل شيء
    Ve bunu düzeltmek için yapabileceğin şeyler olduğunu bilerek bir saniye daha fazla yaşamak zorunda olursan bu öfkenin seni içten içe yakacağından korkuyorsun. Open Subtitles وتخشى أن يقوم هذا الغضب بتدميركَ لو تحتم عليكَ العيش للحظة واحدة وأنتَ تعلم أنّه بإمكانكَ فعل شيء لإصلاحه.
    Aslında evet ama düzeltmek için çok geç değil. Open Subtitles فالحقيقة, نعم ولكن ليس الوقت متأخراً لإصلاحه
    Bunu düzeltmenin tek yolu sana kimin yardım ettiğini söylemen. Open Subtitles -الطريقة الوحيدة لإصلاحه هي أن تخبرني من ساعدك
    - Tamiri saatler alır. Open Subtitles إذن؟ سيأخذ الأمر ساعات لإصلاحه
    Düzeltecek bir şey yok. Open Subtitles لا يوجد شيء لإصلاحه
    Onarmak için gemiye dönmeliyim. Open Subtitles يجب أن أعود لسفينتي لإصلاحه
    ~ Eğrilmen gerek düzeltebilmek için. ~ Open Subtitles يجب أن نعمل بطرق ملتوية لإصلاحه
    Kablolamasını baştan yapabilirim ama bu sadece kötü adamları biz gittikten sonra onaracak birini bulana kadar yavaşlatır. Open Subtitles أنا يمكن تركيب شبكة كهرباء جديدة عليه، ولكن هذا يؤدي إلى إبطاء فقط الأشرار حتى العثور على شخص لإصلاحه بعد أن ولت.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more