Kendini kurtarmak için her şeyi yapmaya hazırsın, değil mi? | Open Subtitles | أنت راغب في قَول أيّ شئِ لإنْقاذ نفسك، أليس كذلك؟ |
Ve kendimi kurtarmak için suçu ona yıktım. | Open Subtitles | لإنْقاذ حياتي الخاصة, كان علي القاء اللوم عليه كله |
Ben de bir tutsağım. Lanet olası Mongo'lu! Canını kurtarmak için yalan söyledin. | Open Subtitles | انت شخص مونجو لعين ألم تستطيع قولْ الحقّيقة لإنْقاذ حياتِك |
Cisco kendini kurtarmaya çalışıyor ve suçu bize atıyor. | Open Subtitles | مُحَاوَلَة سيسكو لإنْقاذ نفسه وهو الن خلف كل منّا. |
Sen kendi kendini bile kurtarmaya çalışmıyorken, seni kurtarmaya devam etmeyi artık kaldıramıyorum. | Open Subtitles | لا أَستطيعُ تحمله أكثر من ذلك لا أَستطيعُ الإِسْتِمْرار بمُحَاوَلَة لإنْقاذك عندما أنت لَنْ تُحاولَ حتى لإنْقاذ نفسك. |
Eğer o kömür madenini bulursam, belki kendimi kurtarmanın yolunu da bulurum. | Open Subtitles | إذا وجدت منجم الفحم لربّما سأجد طريقة لإنْقاذ نفسي |
Kızlar masum hayatları kurtarmak için töreni durduracaklardır. | Open Subtitles | البنات سَيُوقفنَ المراسمَ لإنْقاذ حياةِ بريئةِ. |
Yapma Martha, gerekirse eski çanımızı bir hayat kurtarmak için kullanabiliriz. | Open Subtitles | تعال الآن، مارثا. بالتأكيد يمكننا أَنْ نَستعملَ جرسَنا القديمَ لإنْقاذ الحياة، إذا أحتجنا له. |
Bana diyorsunuz ki, 27 milyon $ değerindeki bir ekibi bir tek adamı kurtarmak için göndermek kötü bir ticari karardı. | Open Subtitles | أنت الذى أقترحُ إرسال فريق إنقاذِ يساوي 27مليون دولار لإنْقاذ حياه رجلِ واحد إنه قرار عملِ سيئِ |
Hayatımı kurtarmak için bile araba süremem. | Open Subtitles | أنا لا أَستطيعُ القيَاْدَة لإنْقاذ حياتِي حتى إذاكنت انزف 552 00: 51: 51,400 |
Ne bildiğini öğrenene kadar hayatta kalmaya çalışın sonra kendinizi kurtarmak için daha büyük bir yalan söyleyin. | Open Subtitles | إبقَ حيَّا بما فيه الكفاية لتعرف ما يَعْرفونَ وقل كذبة أكبر لإنْقاذ نفسك. |
Frank'in hayatını kurtarmak için para bulacağız. | Open Subtitles | نحن سَنَجْمعُ المالَ لإنْقاذ حياةِ فرانك. |
Akrobat Rod Kimble üvey babasını kurtarmak için son çare 15 otobüsün üzerinden atlayacak. | Open Subtitles | كقضيبرجلاعمالكيمبل سَيَقْفزُ 15 حافلةَ فيجُهدأخير لإنْقاذ زوجِ أمّه. |
Rosie'yi kurtarmak için son kuruşuma kadar savaştım. | Open Subtitles | صَرفتُكُلّبنس كَانَ عِنْدي المُحَاوَلَة لإنْقاذ روزي |
Şafaktan önce Görünmeyen Kabilenin Büyük Yüce'sini kurtarmak için. | Open Subtitles | لإنْقاذ الشيخِ الكبيرِ للقبيلةِ المخفيةِ قَبلَ الفَجرِ |
Evliliğimi kurtarmaya çalışmam, squash maçından önemli olmalı. | Open Subtitles | أنا أَتمنّى ذلك محاولتي لإنْقاذ زواجِي سَيَكُونُ أكثر أهميَّةً مِنْ a لعبة سكواتشِ. |
Kızını kurtarmaya fırsatın olmayacak. | Open Subtitles | أنت لَنْ تُصبحَ فرصة لإنْقاذ بنتِكَ. |
O gece o mahallede bir çocuğun hayatını kurtarmaya çalışıyordu. İspanyol bir çocuğun. | Open Subtitles | هو كَانَ في ذلك الحيِّ يَدُومُ الصَعِب الليلي لإنْقاذ a حياة طفلِ. |
Japonya'da kurtarma ekipleri Kitamoto City'i vuran görülmemiş bir gelgitte yaralanan yüzlerce insanı kurtarmaya çalışıyor. | Open Subtitles | في الأخبارِ الدوليةِ: عمّال الإغاثة اليابانيون يُنظّمونَ الجُهد لإنْقاذ مِئاتِ الناسِ محصور مِن قِبل موجة عارمة شاذّة الذي ضَربَ مدينةَ Kitamoto |
Japonya'da kurtarma ekipleri Kitamoto City'i vuran görülmemiş bir gelgitte yaralanan yüzlerce insanı kurtarmaya çalışıyor. | Open Subtitles | في الأخبارِ الدوليةِ: عمّال الإغاثة اليابانيون يُنظّمونَ الجُهد لإنْقاذ مِئاتِ الناسِ محصور مِن قِبل موجة عارمة شاذّة الذي ضَربَ مدينةَ Kitamoto |
- Bu mürettebatımı kurtarmanın tek yolu. - Gitmiyoruz. | Open Subtitles | هذه هي الطريقة الوحيدة لإنْقاذ طاقمي حَسناً , لن نغادر |
- Dünyayı kurtarmanın tek yolu bu. | Open Subtitles | -انه الطريق الوحيد لإنْقاذ الأرضِ |