Sanki bana hakaret etmek için yol arıyorlarmış. | Open Subtitles | يبدوا لي انهم يبتعدوا عني لإهانتي |
Bu kadar yolu bana hakaret etmek için teptiğini sanmıyorum. | Open Subtitles | أشك أنك قطعت كل المسافة لإهانتي |
Beni aşağılamanız için size yeterli bir süreydi. | Open Subtitles | كانت طويلة لك بما فيه الكفاية لإهانتي |
Az biraz entelektüelim ve tat alma duyum gelişmiş diye bana hakaret etme cüretini gösteriyor. | Open Subtitles | ولديها الجرأة لإهانتي لأنّي ببساطة أكثر تطوّراً منها ومذاقي جيّد. |
- Aptal durumuna düşeceksin. Hakaret etmene gerek yok. | Open Subtitles | ـ لكنك ستظهرين بمظهر الحمقاء ـ لا داعي لإهانتي |
Buraya bana hakaret etmeye mi yoksa Benjamin'i konuşmaya mı geldik? | Open Subtitles | هل جئت هنا لإهانتي أم التحدث بأمر (بينجامين)؟ |
Hakaret etmene gerek yok dostum. | Open Subtitles | لا داعي لإهانتي يا رجل. |