Seni bulmam bu kadar uzun sürdüğü için özür dilerim ama geldim işte. | Open Subtitles | آسفة لأن هذا إستغرق وقتاً طويلاً مني لإيجادكِ ، ولكنني هنا الآن وسوف أخرجكِ من هنا |
Seni bulmam uzun sürdüğü için üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسفة لأن الأمر إستغرقني كل هذا الوقت لإيجادكِ. |
Seni bulmam için beni Chuck yolladı. | Open Subtitles | أرسلني (تشاك) لإيجادكِ |
Bulmanı kendisini | Open Subtitles | لإيجادكِ |
Bulmanı kendisini | Open Subtitles | لإيجادكِ |
Kafandaki şeyleri, benim hatıramı, Seni bulmak için kullanabilirler. | Open Subtitles | ،تلك الأشياء في رأسكِ وصورتي لديكِ يمكن أن يستخدموها لإيجادكِ |
Sizi bulmaya geldik. | Open Subtitles | نحن هنا لإيجادكِ. |
Yaralandığım zaman seni bulmaya gelmemeliydim. | Open Subtitles | ،عندما طَعنني السائق لم يكُن عليّ أن آتي لإيجادكِ |
Seni bulmak için uzun süre beklemek zorunda kaldım. | Open Subtitles | اضطررت للإنتظار طويلًا لإيجادكِ. |
Seni bulmak için Carla'yı değil, Carla'yı bulmak için seni kullandı. | Open Subtitles | إنّه لم يستخدم (كارلا) لإيجادكِ بل استخدمكِ لإيجاد (كارلا) |
Sizi bulmaya gittiğini düşünmüştüm. | Open Subtitles | أعتقدت أنه ذهب لإيجادكِ |
Eğer ki bir üçüncü olursa sana garanti ederim ki Gogol bütün gücünü seni bulmaya harcayacaktır ve bulduğumuzda da hiç hoş şeyler olmayacaktır. | Open Subtitles | فأعدكِ، بأن (غوغل) ستضع كميات مهولة، من المصادر، لإيجادكِ وعندما نجدكِ... لن يكون ذلك سارٌ لكِ |