"لابدّ أنّه يُوجد" - Translation from Arabic to Turkish

• olmalı

Burada, hayatının içinde her şeye anlam katacak bir şeyler olmalı.
لابدّ أنّه يُوجد جواب هنا، شيء في حياته يجعل كلّ ذلك منطقياً.

Bu dosyalarda o adamı gösteren birşeyler olmalı.
لابدّ أنّه يُوجد شيء في هذه الملفات يُشير إليه.

Kim olduğunu gösterecek bir şeyler olmalı.
لابدّ أنّه يُوجد شيء هناك سيُساعدنا على معرفة هويّته.

Bunun nereden geldiğini bize söyleyecek bir uzman olmalı.
لابدّ أنّه يُوجد خبير بإمكانه إخبارنا بموطنها.

- Bu öldüğü gün. - Burada o davayla ilgili bir şeyler olmalı.
لابدّ أنّه يُوجد شيء هُنا عن تلك القضيّة.

Evet, tam üstünde bir alçak tesisat kanalı olmalı. 2.5-3 metre yüksekte?
نعم، لابدّ أنّه يُوجد هُناك فراغ في السقف فوقك، يبلغ طوله 8، ربّما 10 أقدام؟

Burada binlercesi olmalı.
لابدّ أنّه يُوجد الآلاف منهم هُنا.

Burada ağrı kesici bir şeyler olmalı.
لابدّ أنّه يُوجد شيء هُنا لتخفيف الألم.

Burada bir şeyler olmalı.
لابدّ أنّه يُوجد شيء هُنا.

Onun Melanie ile bir ilgisi yok. Burada Melanie'yi sağlıklı gösteren bir şey olmalı.
لابدّ أنّه يُوجد شيء هُنا يُرينا (ميلاني) بصحّة جيّدة.