"لابد وأنّك" - Translation from Arabic to Turkish

• olmalısın

Bunu benim için yıkar mıydın? Şaka yapıyorsun olmalısın.
إن كان بإمكانك تنظيف هذا القميص لأجلي؟ لابد وأنّك تمزح.

Babanı hapse tıkmalarıyla çok yalnız kalmış olmalısın.
لابد وأنّك تشعرين بالوحدة لأنّ والدك مسجون

Yatağında yatmasına izin verecek kadar bu kıza önem veriyor olmalısın.
لابد وأنّك تهتم لهذه الفتاة كثيرًا لتدعها تنام في سريرك

O zaman bir şey istiyor olmalısın çünkü sırf imzalamak istemiyorum demek için buraya gelmedin.
إذن، لابد وأنّك تريدين الحصول على شئٍ لأنّك لن تأتِ إلى هنا لأجل إعلامي بأنّك لم توقعي عليها

Sen bir tür İngiliz amcığı olmalısın.
لابد وأنّك وغدٌ إنجليزيٌ جبان؟

Amelelik yaparak benimle flört ettiğine göre bayağı çaresiz durumda olmalısın.
لابد وأنّك يائس لدرجة تجعلك تتودد إلي... عن طريق الأعمال اليدويّة. ماذا؟

Beni kaçırmak için gelmiş olmalısın.
. لابد وأنّك هنا لتهرّبني من السجن

Bana Mandinka büyüsü yapmış olmalısın.
لابد وأنّك سحرتني بإلهك المندنيكي

Onlara hayatlarının korkusunu yaşatmış olmalısın.
لابد وأنّك قاومتهم أيّما مقاومة

Sen de öyle olmalısın.
لابد وأنّك مُتحمّس أيضاً.

- Evet. Harap olmuş olmalısın.
أجل لابد وأنّك حزين للغاية.

Kont Chocula mı? Aklını kaçırmış olmalısın.
الكونت شوكولا"؟" لابد وأنّك مجنون

Dans etmiş olmalısın.
لابد وأنّك قد حظيت برقصتك.

Amelelik yaparak benimle flört ettiğine göre oldukça çaresiz durumda olmalısın.
لابد وأنّك يائسٌ للغاية لتتودّد إلي... عبر مساعدتك لي بالعمل اليدوي... .

Bu korkunç bir şey, adamım. Her şeyini kaybetmiş olmalısın.
لابد وأنّك فقدت كلّ شيء

Şoka girmiş olmalısın.
لابد وأنّك مصدومة ..

Şaka yapıyor olmalısın.
لابد وأنّك تمازحني.

Benimle dalga geçiyor olmalısın.
لابد وأنّك تمزح معي (هارفي سبيكتر)