Ama demin oğluna karşı davranışın iyi bir taktik değildi. | Open Subtitles | ولكن سأقول لك أن معاملتك لابنك الآن ماهى إلا سياسة سيئة |
Ve oğluna söyle, | Open Subtitles | وقل لابنك أن عليه أن يبقى مختبئا بالغابة |
Size ve ailenize ve oğlunuza olanlara duyarsız olmadığımı bilmenizi isterim. | Open Subtitles | -أريدك أن تعلم أننى أهتم بأمرك أنت وعائلتك وما حدث لابنك |
Bu senin Oğlunun tek seks kaynağı banyoda dergilere mastürbasyon yapıyor | Open Subtitles | ان يكون المخرج الجنسى الوحيد لابنك هو تصفح المجلات فى الحمام |
Onun için sana birkaç dolar ve oğlun için birkaç kart vereyim de Ally'ye o kartı annemin ona verdiğini söyleyeyim, yaşlı kadını mutlu etmiş oluruz. | Open Subtitles | مسنة لم لا أعطيك بضعة دولارات وعندها يتسنى لك شراء المزيد من البطاقات لابنك وعندها اقول لآلي ان أمي أعطتها إياها وندخل السرور لقلب المرأة المسنة |
Eğer Robert Oz iseniz lütfen kapatmayın. Oğlunuzun bir arkadaşıyım. | Open Subtitles | إن كنت هو أرجوك لا تغلق الخط أنا صديقة لابنك |
oğlunu ziyaret etmene izin verdiklerinde, senin peşine düşeceklerini anladım. | Open Subtitles | عندما سمعت أنهم وافقوا على زيارة لابنك عرفت أنهم سيحاولون إيذائك |
Şöyle yapacaksın, eve gittiğin zaman, çocuklarla otur ve oğluna de ki... | Open Subtitles | هذا ما ستفعله عندما تعود إلى البيت سوف تقوم بإجلاس الأطفال ثمّ تقول لابنك.. |
İlk balosu için oğluna takım elbise alacağım. | Open Subtitles | لأحصل لابنك على حلة ليرتديها في أول مناسبة رسمية له |
Nasihatlerini oğluna sakla tabii hatırlayabilirse. | Open Subtitles | ربما عليك أن تحتفظ بالمحاضرات لابنك إذا استطاع تذكرها |
Eğer burdan zamanında çıkarsan bunu oğluna verebileceğini düşündüm. | Open Subtitles | فكرت إن خرجنا من هنا يمكنك ان تعطيها لابنك |
Bekle bir saniye, Trudy. oğluna merhaba diyeceğim. | Open Subtitles | انتظري لحظة يا ترودي حتى أقول مرحبا لابنك |
Öz oğlunuza fiyat biçmek çok mu zor geldi? | Open Subtitles | صعب جداً أن تحدد سعراً لابنك من لحمك و دمك |
Majesteleri ayrıca kızı Mary'i büyük oğlunuza Protestan birliğinde ittifak ve ordusuna 100 topçu sağlamayı teklif etti. | Open Subtitles | جلالته يقترح أيضا زواجا لأبنته ماري لابنك البكر ممثلك في التحالف البروتستانتيني وينوي تقديم مهر بـ 100 جندي مدافع لجيشه |
Gençlerin ne kadar dikkatsiz olduğunu bilmenize rağmen oğlunuza 30 bin dolarlık araba aldınız. | Open Subtitles | لقد اشتريت سيارة لابنك بثلاثون ألف دولار على الرغم من أن الفتيان في سن المراهقة معروف عنهم التهور |
Oğlunun oğlumuza doğumda karıştıklarını söylemesine izin vermeye nasıl cüret ettin! | Open Subtitles | كيف تجرأتِ وسمحت لابنك ان يخبر ابننا أنهما تبدلا عند مولدهما؟ |
Demir Maymun'u yakalayamazsan Oğlunun yanına zindana atılacaksın. | Open Subtitles | إذا لم تتمكن من القبض على قرد الحديدي سوف تنضم لابنك في الزنزانة. |
Bence oğlun için nasıl bir hayat istediğini düşünmelisin. | Open Subtitles | أظن أن عليك التفكير في نوع الحياة التي تريدينها لابنك. |
Şimdi, bir milyonu peşin alacaksın üç milyon da oğlun 13 yaşına geldiğinde onun olacak. | Open Subtitles | و٣ مليون دولار في حساب خاص يمكن لابنك فقط أن يستعمله في عيده الثلاثين. |
Cipinizdeyken duş perdesine Oğlunuzun sandviçindeki fıstık ezmesi bulaştı. | Open Subtitles | حيث بعضاً من زبدة الفول السوداني و الهلام لابنك وصلت إلى ستارة الدش |
Bence oğlunu özledin. | Open Subtitles | أعتقد أنك مشتاق لابنك 476 00: 19: 32,093 |
Çocuğuna gereken disiplin, psikolojik zırvalıklar değil. | Open Subtitles | ما تحتاجه لابنك الانضباط وليس مجموعة من النظريات النفسية السخيفة |
Evlatlığım sepete oğlunuz için şeker de koydu. Annesi izin verdiğinde yiyebilir. | Open Subtitles | لقد وضع طفلي حلوى لابنك في حال قررت أن بوسعه تناولها |
Oğlum oğlunla tanışmadan önce başı hiç belaya girmemişti. | Open Subtitles | ابني لم يسبق له وأن كان في مشاكل لغاية مقابلته لابنك. |
Doğmamış çocuğunun kaderinde büyük şeyler yazıIı Kashi. | Open Subtitles | هناك امور عظيمة مقدرة لابنك الذى لم يولد بعد يا كاشى |