Eğer bir barikata rastlarsak konuşma. Ben konuşacağım. | Open Subtitles | اذا وجدنا حاجز أمامنا لاتتحدث , سأتحدث أنا |
- Küçük bir kızmışım gibi konuşma. | Open Subtitles | لاتتحدث معي كما أنني فتاة صغيرة أنا ليست فتاة صغيرة |
- Olay, onun kontrolünden çıkıyor. - Burada değilmişim gibi konuşma. | Open Subtitles | الأمر خرج عن سيطرته لاتتحدث كأنى غير موجود ، أيها الطبيب النفسى |
Sürekli antrenman yapıyor, o içeceklerden içiyor, kereviz yiyor ve kimseyle konuşmuyorsun. | Open Subtitles | تلك العصيرات اللعينه و تأكل الكرفس وانت لاتتحدث مع اي احد |
Neden gidip onunla konuşmuyorsun? Senin için yanıp tutuşuyor. | Open Subtitles | لماذا لاتتحدث معها هي رطب جدا بالنسبة لك |
Laura hiç konuşmuyor. Magnus ağlıyor, okula gitmek istemiyor. | Open Subtitles | لورا لاتتحدث معي وماغنوس يرفض الذهاب للمدرسة |
Evleneceğin kızla striptizciler hakkında... konuşamazsın. | Open Subtitles | .. لاتتحدث مع عروسك عن راقصات التعري لايعجبهم هذا بالإضافه راقصات التعري مثل .. |
-Anlaşılan bu sefer onu elinden kaçırıyor. -Salak herif, ben burada yokmuşum gibi konuşma! | Open Subtitles | الأمر خرج عن سيطرته لاتتحدث كأنى غير موجود ، أيها الطبيب النفسى |
Benimle yeni yattığın bir aşifteymişim gibi konuşma. | Open Subtitles | لاتتحدث الى كفتاة سيئة السمعة مارست معها الجنس |
Asla yabancılarla konuşma! | Open Subtitles | قال أنه صديقك لاتتحدث للغرباء أبدا, حسنا؟ |
Benimle, becerdiğin hayranlarından biriymişim gibi konuşma. | Open Subtitles | لاتتحدث إلي وكأنني في أحد الجماعات التي كنت تنتمي إليها |
Onun hakkında konuşma, blog'unda yazma veya tweet atma. Anladın mı? | Open Subtitles | لاتتحدث عن هذا , لاتكتبه في المدونه ولاتكتبه بتويتر.. |
Yani, kim olduğumu sanıyorsun bilmiyorum ama beni hayal kırıklığına uğratan bir çocukmuşum yerine koyup konuşma. | Open Subtitles | أعني أنني لا أعلم من تظن أنني هو, ولكن لاتتحدث إلي كـ طفلٍ مخيبٍ للأمال. |
Tanımadığın insanlarla konuşmuyorsun yani, değil mi? | Open Subtitles | أنت لاتتحدث إلى أناس لاتعرفهم, أليس كذلك؟ |
Sessizliğinden anladığıma göre kadınlarla konuşmuyorsun da sanırım? | Open Subtitles | هل افترض أن صمتك هذا يعني أنكَ لاتتحدث لي النساء أيضاً؟ |
Kendi hakkında konuşmuyorsun değil mi Mike? | Open Subtitles | تذهب بعيداً أنت لاتتحدث عن نفسك، اليس كذلك يا مايك؟ |
- O zaman bir şey yap. Arkadaşlarıyla konuşmuyor. İçine kapanmış durumda. | Open Subtitles | انها لاتتحدث لأصدقاءها ومنغلقة على نفسها |
Bizimle ya da babasıyla konuşmuyor olabilir ama birileriyle konuşmak zorunda. | Open Subtitles | حسناً ، ربما قد لاتتحدث إلينا أو اباها لكنها ستتحدث إلى احدهم |
O konuda benimle konuşmuyor. | Open Subtitles | إنّها لاتتحدث معي بشأن ذلك ، يافتى |
Babanla o şekilde konuşamazsın. | Open Subtitles | لاتتحدث الى والدك بهذه الطريقه |
Hastaları hakkında pek fazla konuşmaz. | Open Subtitles | هيَ لاتتحدث عن مرضاها بالعادة. |
Sakın bana rock'n roll'dan bahsetme! Orada barlarda bunu yaşayan benim! | Open Subtitles | لاتتحدث معى عن الروك اند رول فأنا احياها كل لحظة بالنوادى |
Cindy ile ilgili konuşmayı kes yoksa o koca kıçını tekmelerim! | Open Subtitles | اصمت لاتتحدث عن سيندي قبل ان ابرحك ضرباً |
"Dün olanları çok fazla düşünme. | Open Subtitles | لاتتحدث عن ما حدث بالأمس. |