"لاتتحدث" - Translation from Arabic to Turkish

    • konuşma
        
    • konuşmuyorsun
        
    • konuşmuyor
        
    • konuşamazsın
        
    • konuşmaz
        
    • Sakın
        
    • konuşmayı kes
        
    • fazla düşünme
        
    Eğer bir barikata rastlarsak konuşma. Ben konuşacağım. Open Subtitles اذا وجدنا حاجز أمامنا لاتتحدث , سأتحدث أنا
    - Küçük bir kızmışım gibi konuşma. Open Subtitles لاتتحدث معي كما أنني فتاة صغيرة أنا ليست فتاة صغيرة
    - Olay, onun kontrolünden çıkıyor. - Burada değilmişim gibi konuşma. Open Subtitles الأمر خرج عن سيطرته لاتتحدث كأنى غير موجود ، أيها الطبيب النفسى
    Sürekli antrenman yapıyor, o içeceklerden içiyor, kereviz yiyor ve kimseyle konuşmuyorsun. Open Subtitles تلك العصيرات اللعينه و تأكل الكرفس وانت لاتتحدث مع اي احد
    Neden gidip onunla konuşmuyorsun? Senin için yanıp tutuşuyor. Open Subtitles لماذا لاتتحدث معها هي رطب جدا بالنسبة لك
    Laura hiç konuşmuyor. Magnus ağlıyor, okula gitmek istemiyor. Open Subtitles لورا لاتتحدث معي وماغنوس يرفض الذهاب للمدرسة
    Evleneceğin kızla striptizciler hakkında... konuşamazsın. Open Subtitles .. لاتتحدث مع عروسك عن راقصات التعري لايعجبهم هذا بالإضافه راقصات التعري مثل ..
    -Anlaşılan bu sefer onu elinden kaçırıyor. -Salak herif, ben burada yokmuşum gibi konuşma! Open Subtitles الأمر خرج عن سيطرته لاتتحدث كأنى غير موجود ، أيها الطبيب النفسى
    Benimle yeni yattığın bir aşifteymişim gibi konuşma. Open Subtitles لاتتحدث الى كفتاة سيئة السمعة مارست معها الجنس
    Asla yabancılarla konuşma! Open Subtitles قال أنه صديقك لاتتحدث للغرباء أبدا, حسنا؟
    Benimle, becerdiğin hayranlarından biriymişim gibi konuşma. Open Subtitles لاتتحدث إلي وكأنني في أحد الجماعات التي كنت تنتمي إليها
    Onun hakkında konuşma, blog'unda yazma veya tweet atma. Anladın mı? Open Subtitles لاتتحدث عن هذا , لاتكتبه في المدونه ولاتكتبه بتويتر..
    Yani, kim olduğumu sanıyorsun bilmiyorum ama beni hayal kırıklığına uğratan bir çocukmuşum yerine koyup konuşma. Open Subtitles أعني أنني لا أعلم من تظن أنني هو, ولكن لاتتحدث إلي كـ طفلٍ مخيبٍ للأمال.
    Tanımadığın insanlarla konuşmuyorsun yani, değil mi? Open Subtitles أنت لاتتحدث إلى أناس لاتعرفهم, أليس كذلك؟
    Sessizliğinden anladığıma göre kadınlarla konuşmuyorsun da sanırım? Open Subtitles هل افترض أن صمتك هذا يعني أنكَ لاتتحدث لي النساء أيضاً؟
    Kendi hakkında konuşmuyorsun değil mi Mike? Open Subtitles تذهب بعيداً أنت لاتتحدث عن نفسك، اليس كذلك يا مايك؟
    - O zaman bir şey yap. Arkadaşlarıyla konuşmuyor. İçine kapanmış durumda. Open Subtitles انها لاتتحدث لأصدقاءها ومنغلقة على نفسها
    Bizimle ya da babasıyla konuşmuyor olabilir ama birileriyle konuşmak zorunda. Open Subtitles حسناً ، ربما قد لاتتحدث إلينا أو اباها لكنها ستتحدث إلى احدهم
    O konuda benimle konuşmuyor. Open Subtitles إنّها لاتتحدث معي بشأن ذلك ، يافتى
    Babanla o şekilde konuşamazsın. Open Subtitles لاتتحدث الى والدك بهذه الطريقه
    Hastaları hakkında pek fazla konuşmaz. Open Subtitles هيَ لاتتحدث عن مرضاها بالعادة.
    Sakın bana rock'n roll'dan bahsetme! Orada barlarda bunu yaşayan benim! Open Subtitles لاتتحدث معى عن الروك اند رول فأنا احياها كل لحظة بالنوادى
    Cindy ile ilgili konuşmayı kes yoksa o koca kıçını tekmelerim! Open Subtitles اصمت لاتتحدث عن سيندي قبل ان ابرحك ضرباً
    "Dün olanları çok fazla düşünme. Open Subtitles لاتتحدث عن ما حدث بالأمس.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more