Onlara yıllarca bu iyilikleri yaptın. | Open Subtitles | ...بالقيام بكل تلك الاشياء لاجلهم طوال كل تلك السنوات |
Onlara yıllarca bu iyilikleri yaptın. | Open Subtitles | ...بعد كل ما فعلته لاجلهم كل هذه السنوات |
onlar için yapabileceğimiz en iyi şey sessizce buradan tüymek. | Open Subtitles | افضل شئ يمكننا فعله لاجلهم هو ان نتسلل للخارج بهدوء |
Yani, özellikle, eğer biz onlar için yeni yazılımsak. | Open Subtitles | اعني , اذا كان مفترض ان نكون برنامج جديد لاجلهم |
Anne ve babası olmamanıza rağmen, onlar için çok şey yaptınız. | Open Subtitles | بالرغم انكم لستم ابائهم فعلتما الكثير لاجلهم |
Üç sanık, 2100 dolar eder. Bu arada onlar için yaptığım savunma... Yani... | Open Subtitles | ثلاثة متهمين، يعني 2100 دولار مع ما فعلته لاجلهم |
onlar için endişelenemem. Ben seni temsil ediyorum. | Open Subtitles | لا استطيع القلق لاجلهم انا امثلك انت |
Tanrı dedi ki, "Eğer, aranızdan 10 erdemli insan çıkarsa... onlar için sizi yok etmeyeceğim. " | Open Subtitles | يقول الرب , ان كان هناك 10 صالحين... لن ندمر البلدة لاجلهم |
Emily, görev onlar için değildi. | Open Subtitles | ايملي المهمه لم تكن ابدا لاجلهم |