Largo Winch bugünkü basın toplantısında habercilere büyük bir sürpriz yaptı. | Open Subtitles | لارغو وينش ) لديه مفاجئة للصحافة ) .. في هذا المؤتمر |
Largo, biraz zaman geçirmem için beni oraya davet etti. | Open Subtitles | لارغو ) عرض علي أن أعمل ) .. لصالحه هناك |
Bay Largo ve onun diyeti dışında bu okulda bir dalavere yoktur. | Open Subtitles | ما عدا للسيد (لارغو) وحميته، ليس هناك أيّ غش في هذه المدرسة. |
Hayır, araştırdım. Key Largo'da yarı zamanlı bir işi var. | Open Subtitles | لا ، اقتفيت أثره "ان لديه دوام جزئي في جزيرة" كي لارغو |
Arayan Largo'ydu. Manyağın teki bir kadın garsona saldırmış, gidip bizim bakmamızı istiyorlar. | Open Subtitles | كان ذلك (لارغو)، ثمة مجنون انفعل على نادلة هناك ويريدون أن نتجه إليهم |
Largo dos Leoes'u iyi bilirim. | Open Subtitles | -بالضبط . بل قولي أنني أعشق، "لارغو دوز لويز". |
Onlar Dvorak'un Largo'sunu çalıyorlar, Mr. Dvorak. | Open Subtitles | دفوراك لارغو سيد دفوراك |
Sol tarafta Bay Largo benim müzik öğretmenim. | Open Subtitles | على اليسار السيد (لارغو)، معلّم الموسيقى |
Belki de Largo'yu, ödemeyi alması için küçük bir ziyarete göndermeliyiz. | Open Subtitles | ربما علينا أن نرسل "لارغو" لزيارته |
Hazır olun, Bay Largo. *Juilliard'a kabul edildiniz. | Open Subtitles | لذا استعدوا، السيد (لارغو) تم قبولك بـ(جوليارد) |
Largo, lütfen bu işi avukatlarının halletmesine izin ver lütfen. | Open Subtitles | لارغو ) دع محاميك يقوم بالعمل ) .. رجاءً |
Kay Pu davası, Bayan Malunay Ang ile Bay Largo Winch'in yüzleşmesi. | Open Subtitles | قضية ( كاي بو ) الطرفان هما ( السيدة ( آنج ) و السيد ( لارغو وينش |
Sana gelince Largo, Tayland Adalet Bakanı her şeyi ayarladı. | Open Subtitles | لارغو ) الآن نحن اتفقنا مع ) الشرطة التايلاندية |
Adın Largo. Sadece bunu biliyordum. | Open Subtitles | ( اسمك الأول كان ( لارغو . هذا كل ما عرفته |
Ben de resmi olarak Bay Largo Winch'i insanlığa karşı suç işlemekle itham ediyorum. | Open Subtitles | ( قررت و أطالب الآن بمحاكمة السيد ( لارغو وينش . بتهمة الجرائم تجاه الإنسانية |
Bu gelişmelerin ışığında Bay Largo Winch'in masumiyeti konusunda hiçbir şüphe kalmamıştır. | Open Subtitles | بالنظر لهذه الظروف .. لا شك أن أن السيد ( لارغو وينش ) بريء |
Largo, bu parayı doğrudan hayır fonuna aktarmaya karar verdi. | Open Subtitles | لقد قررت مجموعة ( لارغو ) وفق الشروط لتسليم هذا المبلغ للمؤسسة |
Toller buradaki anahtarları söktü çünkü Marcel Largo'nun havaalanı hangarına girmek istiyor. | Open Subtitles | على عجل. (تولر) مزّق حلقة المفاتيح من هنا ليصل إلى حظيرة مطار (مارسيل لارغو) |
Yüzüğü Largo Binası'na getirebilir misin? Ayrıca cinayet masası polislerine Leo ve benim iç çamaşırlı bir çocuğu öldürmeyeceğimizi söyle. | Open Subtitles | هلا أحضرتِ الخاتم إلى مبنى (لارغو) وتخبري شرطة الجرائم أنني و (ليو) لن نقتل فتى بسرواله الداخلي. |
Bunu görmeliyim. Largo harp'a sıkışmış Çok komik görünüyor | Open Subtitles | عليّ أن أرى هذا يا صاح - "السيّد (لارغو) عالق، الأمر يبدو مُسلّيا" - |