Hatta bu gibi etkinliklerde çok nazikçe cep telefonumuzu kapatmamız geçerli nedenlerle istenir. | TED | ونحن يجب ان نسأل في بعض الاحيان,بكل لطف ان نغلق الهاتف الجوال في احداث كهذه لاسباب مقنعة |
Yasal nedenlerle ismi açıklşanmayan, erkek öğrenci ...Dominik Cumhuriyeti'nde bulunuyordu, ...orada ailesiyle tatilde olduğu sanılıyor. | Open Subtitles | الفتى الذى لايمكن ذكر اسمه لاسباب قانونية وجد فى الجمهورية الدومينكانية حيث يدعى أنه كان فى عطلة مع عائلته |
Düşünmek istemediğim sebeplerden ötürü fahişeliği yasallaştırmak istiyor. | Open Subtitles | التي لاسباب لا اود ان افكر بها تريد مني ان اشرع الدعارة |
Siyasi sebeplerle kovmuşsa, oy verenlerin sempatisini kaybeder. | Open Subtitles | الناخبون يفقدون التعاطف اذا طردتها لاسباب سياسية |
Ben de sizin kadar korkuyorum, ama başka nedenlerden dolayı. | Open Subtitles | أذن كما ترين . انا خائف مثلما انتِ خائفة ولكن لاسباب مختلفة |
Yani sadece teknik sebeplerden dolayı buradasınız ve herkes tüm iyi şarkıcılarınızın mezun olduğunu biliyor. | Open Subtitles | لذلك أنتم هنا فقط لاسباب اجرائية والجميع يعلم بأن جميع مطربينكم الجيدين تخرجوا |
Sakın insanların anlaşılması güç nedenlerden ötürü bazı şeyler yaptığını söyleme. | Open Subtitles | ولا تكررى ماقلته سابقا.. ان الناس احيانا تفعل اشياء لاسباب معقدة. |
Ne yazık ki, açıları bilinen nedenlerle sınırlıdır . | Open Subtitles | لسوء الحظ ,زوايا التصوير محدوده لاسباب واضحه |
Eh, böyle bitecekse de en azından doğal nedenlerle olacak. | Open Subtitles | حسنا اذا كان يجب ان ننهيها بهذه الطريقه على الاقل لاسباب طبيعيه |
Ama çok farklı nedenlerle oradaydı. | Open Subtitles | و لكنه على السلاح لاسباب مختلفه جداً. |
Çünkü bazen insanlar, bazı şeyleri karmaşık sebeplerden ötürü yaparlar. | Open Subtitles | لان الناس احينا تفعل اشيائا لاسباب معقدة |
Bazı sebeplerden ötürü üzerinde çok araştırma yapılmadı ama bir makalede Blutbadlar'da hastalığın nesilden nesile geçmesini sağlayan bir virüs olduğunu okumuştum. | Open Subtitles | حسنا لا يوجد الكثير من الابحاث عن الامر لاسباب واضحة ولكن اتذكر قراءه الطفره الجنيه التي انتقلت الي البلوتباد |
Bazen insanlar, bazı şeyleri karmaşık sebeplerden ötürü yaparlar. | Open Subtitles | احيانا... يفعل الناس اشياء خاطئة لاسباب معقدة. |
İşçi Partisi Başkanı Bjorn Marrot kişisel sebeplerle istifa etti. | Open Subtitles | بيورن ماروت استقال من رئاسة حزب العمال لاسباب شخصية |
Nete artık yok, kişisel sebeplerle ayrıIdığı hikâyesi inandırıcı oldu. Otobüs iki dakika sonra kalkacak. Sağ olun. | Open Subtitles | ويبدو الاعلام تقبل قصة رحيلها لاسباب خاصة |
Umarım sana tecavüz ederler, ama yasal nedenlerden dolayı bizzat ben etmeyeceğim. | Open Subtitles | نعم اتمنى ان تغتصبين.. لكن لاسباب قانونيه لا اود اغتصابك بنفسي |
Kişisel nedenlerden dolayı umarım Lee kazanır. | Open Subtitles | لاسباب شخصية اتمنى فوز ليي |
Ayrıca özel sebeplerden dolayı kendi çalışmamı bağışladığımı da bilirdiniz. | Open Subtitles | وكنت أعرف أنني التبرع عملي لاسباب شخصية. |
"Le Coq" yani "horoz" lakabını bu programda belirtemeyeceğimiz sebeplerden dolayı aldı. | Open Subtitles | حصل على اسم الشهره له ، "لي كوك" لاسباب لا يمكن قولها على هذا البرنامج. |
Açıklayamadığımız nedenlerden ötürü onu kaybediyoruz. | Open Subtitles | لاسباب لا يمكننا تفسيرها نحن نفقدها |
2008, 2009 benim için başka bir sebepten dolayı da kötü yıllardılar. | TED | 2008 و 2009 كانتا سنتين صعبتين بالنسبة لي لاسباب اخرى ايضا |