O yüzden onu almak için her türlü gücü kullanmaya yetkin var. Anlaşıldı mı? Evet. | Open Subtitles | لاستعادتها,مسموح لك باستخدام اية قوه لازمه,مفهوم؟ |
Soydaşlarımdan çalınan gözlerin peşindeyim. Onları geri almak için ne gerekiyorsa yapacağım. | Open Subtitles | أبحث عن عيون أُخذت من إخوتي، وسأفعل أيّ شيء لاستعادتها. |
Onu getirmek için gönderilen adamlardan ikisi benim soyumdan. | Open Subtitles | أرسلت اثنين من سلسلة تحوُّلي لاستعادتها. |
Onu geri getirmek için çok badireler atlattık ama emin değilim. | Open Subtitles | مررنا بالكثير لاستعادتها ولكنني فقط لا أعرف |
Onu düzeltmenin bir yolunu buluruz. | Open Subtitles | سنجد طريقة لاستعادتها |
Hey, dümenci. Onu geri almak için bir atış daha istiyorum. | Open Subtitles | صديقي اريد جولة اضافية لاستعادتها |
Geri almak için ne kadar harcamaya niyetlisin? | Open Subtitles | كم انت راغب أن تصرف لاستعادتها ؟ |
Bunu geri almak için her şeyimi verirdim | Open Subtitles | أتمنى لو أقوم بأى شئ لاستعادتها |
O gitti. Onu almak için geldim. | Open Subtitles | لقد اختفت وانا هنا لاستعادتها. |
almak için karakola uğrayabilir misiniz? | Open Subtitles | ويمكنك أن تأتي لمخفر الشرطة لاستعادتها |
Özellikle de Altılar onu almak için geldiğinde, buna izin vermeyeceğimi biliyordu. | Open Subtitles | وأنني ما كنت لأتركها وخاصة إن قام الـ(سيكسرز) بمحاولة لاستعادتها |
Ağabeyimden habersiz onu getirmek için gönderilen adamlar benim soyumdan... bana sadık. | Open Subtitles | يجهل أخي أن اثنين من الرجال الذين أرسلهم لاستعادتها من سلسلة تحوُّلي. "وهما وفيّان إليّ" |
Sizi temin ederim ki, onu geri getirmek için elimizden gelen her şeyi yapıyoruz. | Open Subtitles | أؤكّد لك أنّنا نبذل وسعنا لاستعادتها |
Onu geri getirmek için her şeyi yaparım. | Open Subtitles | وسأفعل أي شيء لاستعادتها. |
Onu düzeltmenin bir yolunu buluruz. | Open Subtitles | سنجد طريقة لاستعادتها |