Bir Yahudi olarak İsrail'e hayatımın son günlerini yaşamaya gittim. | Open Subtitles | و قد ذهبت لاسرائيل على أمل أن أعيش هناك كيهودى فى آخر أيام حياتة |
Bir Yahudi olarak İsraile hayatimin son günlerini yasamaya gittim. | Open Subtitles | و قد ذهبت لاسرائيل على أمل أن أعيش هناك كيهودى فى آخر أيام حياتة |
İsrail'e gitmek istedim. Çünkü hayatımın son dönemlerini bir yahudi olarak orada geçirmek istiyordum. | Open Subtitles | و قد ذهبت لاسرائيل على أمل أن أعيش هناك كيهودى فى آخر أيام حياتة |
Nükleer silah, Kuzey Kore ilişkisi ve İsrail'e, gerçek soykırım nedir bilmiyorsunuz, demek dışında mı? | Open Subtitles | انهم يبنون قنابل نووية وفى محادثات مع كوريا الشمالية ويقولون لاسرائيل كيف تبدو المحرقة؟ |
Sonunda İsrail'e vardığımızda olduğumuz yerde kalacağız, yolculuk yok. | Open Subtitles | عندما نصل لاسرائيل سنستقر هناك. |
Haim'e İsrail'e gitmeyeceğimi söyledim. | Open Subtitles | اخبرت شارم بانني لن أنتقل لاسرائيل |
İsrail'e gel, orada daha iyi uyguluyorlar. | Open Subtitles | إذاً تعال لاسرائيل. الشيوعية ناجحة هناك |
Eric'in hamursuz davetlerinden birine gittiniz mi? Eric, İsrail'e ağaç bağışlıyor. | Open Subtitles | اريك أعطى ثلاثة لاسرائيل |
- İsrail için! - İsrail için! | Open Subtitles | لاسرائيل - لاسرائيل - |
Saul, seni İsrail'in ilk kralı olarak meshediyorum. | Open Subtitles | شاول)، اعينك ) كاول ملك لاسرائيل |
Saul ölmeden önce İsrail'in bir sonraki kralı olman için seni meshediyorum | Open Subtitles | امسحك بالزيت يا (داود) من بيت لحم لتكون الملك القادم لاسرائيل... |
İsrail için. | Open Subtitles | لاسرائيل |