Sevgili Bay Bennet! Söyleyeceğiniz Hiçbir şey beni kızdıramaz artık. | Open Subtitles | عزيزى السيد بنيت ,لاشىء مما ستقوله بعد ذلك سيثير غيظى |
Bir adam oğlunun kahramanı olamıyorsa, Hiçbir şey olamamış demektir. | Open Subtitles | عندما لا يكون الرجل بطلاً فى نظر إبنه؛ فهو لاشىء. |
Yazılı Hiçbir şey yok. Rota yok, açılar yok, Hiçbir şey yok. | Open Subtitles | لاشىء مدون لا مسارات , لا إنحرافات , لا شىء |
Halk dansından daha çok sevdiğim bir şey yoktur. | Open Subtitles | لاشىء أحب عندى من الرقص الريفى |
- Hiç bir şey. - Burada ne işin var? Terslik mi var? | Open Subtitles | لاشىء ماذا تفعلين هنا ماذا يحدث |
İddiaya varım Sezar hiç şarapla sersemlememiştir. Hiçbirşey sersemletmedi onu. | Open Subtitles | -انا اراهن ان النبيذ لم يكن يشوش عقل القيصر ,لاشىء يشوش عقله |
Bu bir şey değil. Üç numara garibandır. En acınacak olanı budur. | Open Subtitles | هذا لاشىء , الطريقة الثالثة خانق الدجاج وهى اضعفهم |
Tabi Rosing'dekine kıyasla Hiçbir şey. | Open Subtitles | ولكنها لاشىء مقارنة بسلالم روزينج بارك التى سترونها |
Bensiz Hiçbir şey yapamazsınız. | Open Subtitles | مع إحترامى لك ، وأنت مفلس ؟ من دونى لاشىء لديك لاشىء لديك من هذا العمل |
- Siz zamane çocukların nesi var? Hiçbir şey yeterince hızlı değil. | Open Subtitles | ماذا بك ايها الاراجوز الصغير يبدو انه لاشىء يسيير بسرعه كافيه |
Hala o Amerikan dergisinde mi çalışıyorsunuz? Hiçbir şey değişmedi mi? | Open Subtitles | هل لازلت تعمل فى تلك المجلة لاشىء يتغير؟ |
Yaşıyorsun ve seninleyim. Hiçbir şey sorun değil. | Open Subtitles | أنت على قيد الحياة وأنا معك لاشىء آخر يهم |
Öyle zamanlar oluyor ki insanlara bakıp sevecek Hiçbir şey göremiyorum. | Open Subtitles | هناك اوقات عندما انظر الى الناس وارى ان لاشىء يستحق |
Ama Hiçbir şey sonsuza dek sürmez, pizza surat! | Open Subtitles | لكن لاشىء يبقى للابد ياصاحب الوجة الشبية بالبيتزا |
Çünkü 12 gezegen üzerindeki Hiçbir şey kimseye önemli gelmeyecektir. | Open Subtitles | لانه لاشىء يفعله أحد فى العوالم الإثنى عشر سيهمهم |
Sana Hiçbir şey olmadı. | Open Subtitles | إذا حدث شىء لى والان هى كذلك لاشىء حدث لك |
Eğer olmadığına karar verirseniz bunda utanacak bir şey yok. | Open Subtitles | إذا قررت بأن لا تعمل هذا لاشىء أن تكون مربك من أجلة |
Bildiğim kadarıyla FTL motorunun normal işleyişine engel olan Hiçbir şey yok. | Open Subtitles | بقدر ما أستطيع ان اقول لاشىء يتداخل مع العمليه العاديه |
Bir entellektüel kadar canımı sıkan Hiçbir şey yoktur. | Open Subtitles | -و لاشىء يثير ضجرى اكثر من المثقفين |
Kesinlikle Hiç bir şey. | Open Subtitles | لاشىء على الاطلاق |
Bayan Frost,siz bu operasyona gönüllü olmuştunuz ancak üç ay sonra elimizde neredeyse Hiçbirşey yok. | Open Subtitles | أنسة فروست, انت تطوعتى لهذه المهمة... . ... لكن بعد ثلاث شهور كل آرائك آلت الى لاشىء. |
Aylarca terapi görerek halledemeyeceğim bir şey değil. - Doktor. | Open Subtitles | لاشىء لن تصلحه شهور وشهور من العلاج النفسي دكتورة |