Ed, Kuşlar hakkında bilinebilecekleri bilebilirsin, ancak kadınlar konusundaki ilk şeyi bilmiyorsun, ve Lucky hakkındaki ilk şeyi de bilmiyorsun. | Open Subtitles | إد, ربما تعلم الكثير عن الطيور هناك ولكنك لا تعرف اول شئ عن النساء, ولا تعرف اول شئ عن لاكى |
- Parker son derecede hastaydı. - Oh, sus artık, Lucky. | Open Subtitles | ان باركر كان مريضا وميئوسا من شفائه اوه, توقفى يا لاكى |
Lucky Luciano'nun başına gelenler benim başıma da gelmesin. | Open Subtitles | لا اريد ان انتهى فى نفس الخندق مع لاكى لوشيانوس |
Sıralama Lucky Arrow, Purple Shadow ve Stopwatch şeklinde. Boyun farkı var. | Open Subtitles | لاكى آرو و بيربل شادو و ستوبواتش بجانب بعضهم |
Şanslı Luciano, 2. Dünya Savaşı'nda ülkesi için iyi şeyler yaptı. | Open Subtitles | لاكى لوشيانو فعل الكثير من أجل هذه البلاد أثناء الحرب العالمية الثانية |
Bir sürahi sıcak kahve ve birkaç paket Lucky Strike istiyorum. | Open Subtitles | أعتقد أنني يمكنى استخدام وعاء من القهوة الساخنة وعدد قليل من حزم من.. لاكى |
4 yıl önce bu koleje ilk gelmiştim. Lucky benden daha büyük. | Open Subtitles | عندما جئت إلى هذه الكلية منذ أربعة سنوات , لاكى كان أكبر مني |
Lucky'nin kız arkadaşı dünyanın en güzel kızı olmalıdır. | Open Subtitles | صديقة لاكى يجب أن تكون أجمل فتاة فى العالم |
Ram, Lucky âşık olduğu zaman bütün koleje kemanlarla duyurur. | Open Subtitles | رام, عندما يقع لاكى فى الحب ستسمع الكلية كلها أصوات الكمنجات |
- Big Meat ve Lucky. - Big Meat, Lucky. | Open Subtitles | . بيج مييت و لاكى . بيج مييت و لاكى |
- Boş sandalye varmış. - O Lucky'nin. | Open Subtitles | هناك كرسى خالى استطيع الجلوس علية هذا كرسى لاكى |
Lucky'yi bırak, Happy kralımız olsun. | Open Subtitles | , حتى يسترد لاكى عافيته هابى سيكون ملكنا |
Bilmek istersin diye düşündüm, 14 mükemmel ve dolu dolu yıldan sonra gerçek en iyi arkadaşım Lucky hayatını kaybetti. | Open Subtitles | فكرت انه بعد 14 عام رائعه معا صديقى الحقيقى لاكى قد مات |
O kişi benim için Lucky'di. O benim arkadaşımdı. | Open Subtitles | وأنه كان لاكى بالنسبه لى أعني انه كان صديقي |
Bence bunu sana kim söylediyse, onu Lucky Dyson'la karıştırmış olmalı. | Open Subtitles | اعتقد ان من أخبرك بهذا, لابد وأن اختلط معه الأمر مع لاكى دايسون |
Ben eski Lucky'yi, aşık olduğum Lucky'yi geri istiyorum. | Open Subtitles | انا فقط اريد عودة لاكى القديمة, تلك التى وقعت فى حبها |
Lucky ve Greg Dyson, Evelyn ve Edward Hillingdon, ve arkalarında, Molly, Errol ve adamın Jackson. | Open Subtitles | لاكى و جريج دايسون , ايفلين و ادوارد هيلينجتون ومن خلفهم, كانت مولى و ايرولو ورجلك جاكسون |
Zavallı, acınası Lucky Dyson, suçlu vicdanını rahatlatmak için kendini uyuşturuculara vermişti. | Open Subtitles | المسكينة لاكى دايسون التى انقلبت لأستخدام المخدرات لتوقف عذاب ضميرها |
Bilmediği şey orasının Lucky Dyson'un da en sevdiği yer olmasıydı. | Open Subtitles | ولكن, ما لم يكن يعرفه, هو انها كانت ايضا البقعة المفضلة لدى لاكى دايسون |
Kral Benny gençken Şanslı Luciano'nun tetikçisiydi. | Open Subtitles | "عندما كان صغير, "الملك بيينى" كان قاتل مستأجر ل "لاكى ليشيانو |
Şanslı Lindy veya Yalnız Kartal olarak bilinen Charles Lindbergh, bugünkü konumuz. | Open Subtitles | تشارلز ليندبرج، لاكى لندي أو لون إيجل كما كان يسمى... هو موضوعنا اليوم... |
Lockheed, Douglas, Northrop ve Boeing gibi firmalardan da 60'dan fazla uçak ısmarlandı ve bunların hiçbiri hizmete girmedi. | Open Subtitles | هناك 6 طائرات طلبت من شركات أخرى مثل لاكى ودوجلاس ونورثرن |