"لامعاً" - Translation from Arabic to Turkish

    • parlak
        
    • zeki
        
    • Parlıyorsun
        
    • parlaktı
        
    • parlatmanı
        
    Saçlarımızın nasıl da parlak ve kepeksiz olduğunu fark etmedin mi? Open Subtitles ألم تلحظ أن شعرنا لامعاً و خال من القشرة؟
    Saçlarınızı temiz, parlak ve kepeksiz tutmak ta öyle. Open Subtitles و أيضاً إبقاء شعركم لامعاً و خال من القشرة
    İyi bir lidere benziyor. Saçları parlak. Open Subtitles تبدو مثل القائدة الجيدة شعرها يبدو لامعاً
    Ancak bu dünya zeki doğanlar için yeterli değil, yönlendirme ve disiplin gerekiyor. Open Subtitles لا يكفي في هذا العالم ان تولد لامعاً انت تحتاج توجية و تهذيب
    Parlıyorsun adamım, tebrikler. Open Subtitles -لقد كنت لامعاً يارجل مبروك- - تعال احصل على زجاجة يارجل-
    Geri dönüşüm berbat. Yeni ve parlak bir fikre ihtiyacım var. Open Subtitles إعادة التصنيع سئ أريد شيئاً جديداً و لامعاً
    İşte Sana parlak Bir Peni Versem Ne Dersin Open Subtitles خذ هذا , ما رأيك في أن أعطيك بنساً جديداً لامعاً
    Ama şimdi geleceğimiz bir çiğ tanesindeki güneşin yansıması kadar parlak. Open Subtitles لقد أصبح مستقبلنا لامعاً كالشمس متألق من ندى الصباح
    Ama şu bandajların altında çok özel, çok parlak birşey görüyorum. Open Subtitles ولكني أرى شيئاً مميزاً شيئاً لامعاً تحت الضمادات
    Bak Max, O da senin parlak zırhlı şovalyen. Open Subtitles انظر ماكس ، إنها فارستك ترتدي درعاً لامعاً
    Yıldızlı parlak gökyüzünün altında yatıyorum. Bu hayatın vedasından korkmuyorum. Open Subtitles أكمن وراء نجماً لامعاً فى السماء أنا لا اخاف مفارقة هذه الحياة
    Yıldızlı parlak gökyüzünün altında yatıyorum, Bu hayatın vedasından korkmuyorum. Open Subtitles أكمن وراء نجماً لامعاً فى السماء أنا لا اخاف مفارقة هذه الحياة
    Avanaklık ve büyülü düşünce denizinde mantığın parlak ışığıydı. Open Subtitles كان ضوءاً لامعاً من العقلانية في بحر السذاجة والأفكار السحرية
    Alınmayın ama... parlak bir 2. sınıf doktor adayı... Open Subtitles ... لا أقصد إهانتك , طبعاً , لكن كونك طالباً لامعاً في السنة الثانية
    Balon her şeyi daha parlak ve pırıltılı gösteriyor. Open Subtitles الفقاعة تجعل كلّ شيء لامعاً ومتوهجاً
    Kaptan, öyle sanıyorum ki, mürettebat ve ben biraz daha parlak şeyler görmeyi bekliyorduk. Open Subtitles كابتن أعتقد أن الطاقم بمنفيهمأنا... نتوقع شيئاً لامعاً
    Büyük bir şey ama seninki kadar parlak değil. Open Subtitles إنه كبير، لكنه ليس لامعاً كخاتمكِ.
    Büyük bir şey ama seninki kadar parlak değil. Open Subtitles إنه كبير، لكنه ليس لامعاً كخاتمكِ.
    Üzgünüm tatlım ama senin kadar zeki birinin böylesine basit bir hokkabazlıktan nasıl keyif aldığını aklım almıyor. Open Subtitles أعتذر يا عزيزتي لكنني لا أعرف كم أن هذا الشخص لامعاً ويستطيع أن يستمتع بشيء ما تافه وكأنه ألعاب سحرية منزلية
    zeki ve gözlemci bir delikanlıya benziyorsunuz. Open Subtitles تبدو لي شاباً لامعاً قوي الملاحظة
    Ayrıca, bu mankafaların arasında Parlıyorsun. Open Subtitles بالإضافه إلى أنك كنت لامعاً بينهم
    O kadar parlaktı ki, geceyi gündüze çevirdi. Open Subtitles ملأ السماء لقد كان لامعاً جداً , حوّل الليل إلى نهار
    Ne yani buraya gelip kendini parlatmanı mı izleyecez sandın? Open Subtitles ماذا تعتقد؟ أننا صعدنا الى هنا لنشاهدك تجعل جسمك لامعاً من النظافة؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more