"لايستطيعون" - Translation from Arabic to Turkish

    • edemezler
        
    • yapamazlar
        
    • olamazlar
        
    • yapamayan
        
    • olamayanlara
        
    • edemeyecekleri
        
    İzinleri iptal edemezler! Open Subtitles إنهم لايستطيعون إلغاء التصريح هكذا؟
    Ayrıca "Game Of Thrones"u iptal edemezler. Open Subtitles وهم لايستطيعون بأن يلغوا عرض مسلسل " لعبه العـرش "
    Hayatta kalmak için mücadele etmek zorundadırlar, hayatta kalmak için umutları vardır, ama bunu tek başlarına yapamazlar. TED يجبرون أنفسهم على النجاة لديهم الأمل بالنجاة ولكن لايستطيعون النجاة بلا مساعدة
    Çocuklar çalabilir ama, aranjmanını yapamazlar. Open Subtitles الاولاد يمكن أن يؤدوها لكنهم لايستطيعون الترتيب
    Karakter çatışması yüzünden mezun olmama engel olamazlar, değil mi? Open Subtitles هم لايستطيعون منعى من التخرج بسبب إشتباك مع شخصية .
    Jo geri ödeme yapamayan insanların kayıtlarını kolayca elde etti. Open Subtitles حصل جو بكل سهولة على سجلات الناس الذين لايستطيعون الدفع
    Kendilerine yardımcı olamayanlara yardım etmek için. Open Subtitles لمساعدة الناس الذين لايستطيعون مساعدة أنفسهم
    Kadınlar, erkeklerin hayal bile edemeyecekleri bir teknikle sessiz iletişim kurabilirler! Open Subtitles النساء لديهن لغة بلا نطق لايستطيعون الرجال تقييمها حتى
    Onlar da sana yardım edemezler. Open Subtitles هم لايستطيعون مساعدتك.
    Hapiste onu takip edemezler. Open Subtitles وهذا لايستطيعون فعلة في السجن
    edemezler. Open Subtitles - لايستطيعون هم مرنون
    Belki gelecek sefer... bunu yapamazlar. Open Subtitles من يدري, ربما في المرة القادمة لايستطيعون
    Kadınların elleri genellikle sıcak olduğundan suşi yapamazlar. Open Subtitles أيدي النساء عادة ماتكون دافئة لذا لايستطيعون عمل السوشي
    Ölü insanlar hoş şeyler yapamazlar. Open Subtitles الاشخاص الميتون لايستطيعون فعل الاشياء الرائعة
    Bir kere tadını aldılar mı, artık kendilerine engel olamazlar. Open Subtitles بمجرد ان يتذوقوها , فانهم لايستطيعون مساعدة انفسهم
    - Sorun değil. - Gelmeye devam edin. Binaya girmemize engel olamazlar. Open Subtitles لابأس تقدموا، لايستطيعون منعنا من دخول المبنى
    Ayrıca ellerine hakim olamazlar. Open Subtitles و لايستطيعون الأبقاء على ايديهم مستقرة
    Şarkı söyleyemeyen şarkıcıları ve rol yapamayan aktörleri önemsemezsen! Open Subtitles إن كنت لا تمانع في المطربين الذين لايستطيعون الغناء والممثلين الذين لايستطيعون التمثيل
    İnternetten biraz araştırdım ve aile kurmak isteyen ancak yapamayan bir sürü güzel aile var. Open Subtitles لقــدكنتأقــومببعضالبحثعلىالأنترنــت، وهناك العديد من الأزواج الرائعين والذين حقــاً يريدون أن يبــدأون عــائلة لكن لايستطيعون
    Kendilerine yardımcı olamayanlara yardım etmek için. Open Subtitles لمساعدة الناس الذين لايستطيعون مساعدة أنفسهم
    Ara verdikten sonra nasıl yine başlamamalarını sağlayacağız? Yaygara edemeyecekleri kadar iyi söyleyerek. Open Subtitles كيف ستبقيهم من عمل ذلك بعد الإستراحة ؟ بأن نكون بارعين للغاية لدرجة أنهم لايستطيعون مقاطعتنا
    Doktor topluluklarına elde edemeyecekleri ürünleri tedarik ediyorum, ya da doğru fiyata elde edemeyecekleri diyelim. Open Subtitles أقوم بتزويد البعض في المجتمع الطبي بمنتوجات لايستطيعون الحصول عليها أو لا يستطيعون الحصول عليها بالسعر المناسب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more