"لايمكننى" - Translation from Arabic to Turkish

• veremem
• edemem
• edemiyorum
• Yapamam

Çekirdek olmadan buradan kurtulmaya söz veremem.
بدون مادة النظام الأساسى لايمكننى ان اوعد باننا يمكننا الإقلاع

- Buna izin veremem artık. Sana yalan söylüyor. - Ne?
حسنا, لايمكننى أن أدعك تقوم بهذا, إنها تكذب عليك

Yardım edemem ama merak ediyorum.
لايمكننى المساعدة ولكنى اتسائل عما نتحدث

- Birşeyler yapman gerek. - Ona ihanet edemem.
يجب أن تفعل شئ لايمكننى خيانته

Sadece nedenini tahmin edemiyorum. İki saattir burada oturuyorum
فقط لايمكننى تخمين السبب انا أجلس هنا من ساعتين

Bunsuz bir hayatı hayal bile edemiyorum.
انا لايمكننى تخيل حياتى من دون ذلك.

Donanma Bakanı olduğum sürece hiç bir şey Yapamam.
, بما أننى لست وزير البحرية . لايمكننى عمل شئ

Ona istediğini veremem öyle değil mi?
حسنا, لايمكننى ان اعطيه لها , هل يمكننى ؟

- Bu işi hemen bitirebiliriz. - Bir katilin buradan gitmesine izin veremem.
ـ يمكننا إنهاء الموضوع الآن ـ لايمكننى أن أطلق سراحه

O pislikle tek başına yüzleşmesine izin veremem.
لايمكننى ان اتركها تواجه هذه الحقيرة بمفردها

Biliyorsun ki adayı terk etmenize izin veremem.
أنت تعلم أننى لايمكننى أن أتركك تغادرهذهالجزيره.

Oğlumu benden alıp götürmene izin veremem.
ِ لايمكننى أن أتركِ تأخذين أبنى بعيداً عني.

Sana yardım edemem.
لايمكننى مساعدتك.

Üzgünüm, Yardım edemem.
انا اسف , لايمكننى مساعدتك

Nasıl geçtiğini tarif bile edemem.
لايمكننى التكلم بوضوح

Bunu yaparsan Kelsey, sana yardım edemem.
اذا كنت فعلت ذلك,(كيلسى),لايمكننى مساعدتك

Bu ikisini hiç ayırt edemiyorum.
لايمكننى التفريق أبداً بين هذين

Hareket edemiyorum.
لايمكننى ان اتحرك.

Yapamam. Aklıma kendimi kurtarabilecek hiç bir şey gelmiyor. O tam bir baş belası.
أنا لايمكننى الشعور بالأمان مع هذا الغبى

Kendi başıma, polis kaynaklarıyla bundan fazlasını Yapamam.
وأنا لايمكننى التحرك بدون مواردالشرطة. ودون لفت الأنتباه.