Onu mahkûm etmeye çalışmıyorum, sadece biraz bilgi almak istiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أحاول إدانته، كل ما أريده هو بعض المعلومات |
İnan bana, senin mücadelene saygısızlık etmeye çalışmıyorum... | Open Subtitles | صدّقني.. أنا لا أحاول أن أقلل من احترام معاناتك.. |
Gel de piçini al. Ona babalık yapmaya niyetim yok. | Open Subtitles | تعال وخذ هذا اللعين فأنا لا أحاول أن أكون أباه |
Kurt, bak, ileri gitmek istemem ama yeni başlayan birçok grubu takip ediyorum ve en önemli kısım başlangıç. | Open Subtitles | نعم أنظر كيرت لا أحاول أن أستبق ولكنني أتابع الكثير من الفرق التي بدأت للتو وتقريباً جميعها عن البداية |
Satmaya falan çalışmıyorum. Sadece kendilerini evlerinde hissedecekleri bir bedende görmek istiyorum. | Open Subtitles | لا أحاول بيعها لك ولكني أريد أن أراها ملبوسة كما يجب أن تُلبس |
Fakat insan olmanın gerçekliğini reddetmemeye çalışıyorum. | TED | لكني لا أحاول أن أمنع عليهم حقيقة كونهم آدميين. |
Hayır, ayartmaya çalıştığım yok. Beni yanlış anladın. | Open Subtitles | إنني لا أحاول أرافقك لا, لقد فهمتيني بشكل خاطئ |
Ben seni kontrol etmeye çalışmıyorum. Sadece sonumun morg olmasını istemiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أحاول السيطرة عليكِ أنا فقط لا أريد أن أنتهي في المشرحة |
Seni ihmal etmeye çalışmıyorum. Bir ölümü engellemeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أحاول تجنبك أنا أحاول أن أمنع موت سيحدث |
Bak, çılgın yeteneklerinin falan olduğunu biliyorum ve burada gizemi de gözardı etmeye çalışmıyorum, | Open Subtitles | اسمع، أعرف بأن لديك مهارات مجنونة وكل شيء وأنا لا أحاول أن اكون مبرر خطأ هنا |
Doktor gibi dünyayı değiştirmeye niyetim yok. | Open Subtitles | لا أحاول تغيير العالم ، مثلما تفعل الدكتورة |
Annen hakkında kötü konuşmak gibi bir niyetim yok ama onun gibi biriyle yaşamanın ne kadar zor olduğunu bilemezsin. | Open Subtitles | لا أحاول التحدث بشكل سيء عن أمك، لكن لا تستطيع معرفة الإرهاق |
Frank, hiç sana saldırmak gibi bir niyetim yok. | Open Subtitles | فرانك ، أنا حقاً لا أحاول مهاجمتك هنا |
Frasier, sevimsiz görünmek istemem ama uzun süredir "ben tehlikeliyim" suratımı takınıyorum ve suratım acıyor artık. Neyimi sinir bozucu buluyor olabilir? | Open Subtitles | لا أحاول عدم التعاطف لكنني في مساحة خطرة لوقت طويل وبدأت تؤلم |
Kabalık etmek istemem ama yemek provasına geç kaldık. | Open Subtitles | لا أحاول بأن أكون نزقة لكننا متأخرون أصلاً عن تدريبات العشاء |
Moralini bozacak bir şey söylemek istemem ama yalan da söylemek istemem. | Open Subtitles | أنا لا أحاول تكرار الأمر ولكني لا أريد أن أكون غشاش |
Üzgünüm. Yeni öldüğünü biliyorum. Onun anısını kirletmeye falan çalışmıyorum. | Open Subtitles | أنا أسفة، أنا أعرف أنة مات وأنا لا أحاول أن ألوث ذكراة أو شيء كهذا |
Sen çok güzelsin. Garip olmaya falan çalışmıyorum. | Open Subtitles | أنت جميلة جداً لا أحاول أن أزيد من غرابة الأمور |
Zalim olmaya çalışmıyorum. Sadece yardım etmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | لا أحاول أن أكون قاسيًا أريد فقط المساعده |
Kazanmaya çalışıyorum. Kimseye saygısızlık etmiyorum ama tek saydığım şey kazanmak! | Open Subtitles | أنا لا أحاول تقليل إحترام أحد الفوز هو الشيء الوحيد الذي أحترمه |
Kimseyi kandırmaya ya da yalan söylemeye, birilerini göndermeye falan çalıştığım yok. | Open Subtitles | أنا لا أحاول خداع أيّ شخص أو أن أكذب أو أسرق أو أأخذ المزايا من أيّ شخصٍ آخر |
Yani, siz birlikte olduğunuz için sevinçten havalara uçmadım ama seni mutsuz etmeye de çalışmıyordum. | Open Subtitles | أعني , بأنني لم أكن مستمتعة كونكم سويةً ولكنني لا أحاول جعل حياتك مأساوية |
Seni hiçbir şeyden vazgeçirmeye çalışmayacağım. O konuda dersimi aldım. | Open Subtitles | لا أحاول إقناعكِ بالعدول عن أيّ شيء، تعلمت ذلك الدرس |
Ukalalık yapmaya çalışmıyorum. Sadece yardımcı olmak istiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أحاول أن أتذاكى أنا فقط أحاول أن أساعد |