"لا أريد أن يكون" - Translation from Arabic to Turkish

• olmasını istemiyorum
• olmak istemiyorum
• olmak istemem
• olsun istemiyorum
• olmasını istemem
• kalmak istemiyorum
• olmasın istiyorum
• yapmak istemiyorum
• olmasını da istemiyorum

Seni bir daha göremeyeceğim için aramızın garip olmasını istemiyorum.
لا أريد أن يكون سبب رحيلك هو توتر الأمور بيننا.

Şey, aramızdakinin böyle olmasını istemiyorum.
حسناً.إنني لا أريد أن يكون الأمر بهذا الشكل.. بيننا

Ben kaçığım, çünkü müziği katleden ve kendi şarkılarını dinletmeye çalışan ucuz bir bar grubunda olmak istemiyorum!
أنا عقلاني,لأنني لا أريد أن يكون شريط الفرقة مجرد موسيقى حمقاء يسمعها اناس فاشلون

Ben de şunu söyleyen eşlerden olmak istemiyorum:
تشاندلر، وأنا لا أريد أن يكون واحدة من تلك الزوجات تقول:

Ama, kızgın bir atın hayaletinin neden bir Brooklyn apartmanına musallat olduğunu anlamaya çalışan bir sonraki kiracıların yerinde olmak istemem.
ولكن لا أريد أن يكون المستأجرة المقبلة التي عليها ان تكتشف لم هنالك حصان غاضب روحه متواجدة في شقة في بروكلين

Annem gibi on altı yaşında çocuklarım olsun istemiyorum.
لا أريد أن يكون لدي أطفال وأنا في سن ال16 كما فعلت أمي.

Hayattında bunun önemli olmasını istemem. Onları gördüm. Daima üzgün.
لا أريد أن يكون هذا الأمر ذروة حياته رأيتهم، رأيت التعساء جداً

Nişanlımı benimle olmaya ikna etmek... zorunda kalmak istemiyorum.
أنا لا أريد أن يكون لإقناع خطيبي إنها ينبغي أن تكون معي.

Aslına bakarsan, babasını görmemin gerekeceği biri olmasını ya da çocuğu kendi büyütmek isteyecek biri olmasını istemiyorum.
صراحة، أنا لا أريد أن يكون الوالد شخصاً أراه في المناسبات أو لديه اهتمام في تربية الطفل

Eğer ararsa, ona iyi davran, çünkü eğer tekrar birlikte olursak, ikinizin arasında bir soğukluk olmasını istemiyorum.
وكوني لطيفة معه لو اتصل لأننا عندما نعود لبعضنا لا أريد أن يكون بينكما خلافات

Ama bunun, seninle evli kalma gerekçemiz olmasını istemiyorum.
ولكني لا أريد أن يكون ذلك السبب الذي لا زلنا متزوجان لأجله

Travis'in okulu bitirdikten sonra hiçbir şey yapmadan dolanıp hayalindeki işi bekleyen o çocuklardan biri olmasını istemiyorum.
لا أريد أن يكون ترافيس أحد هؤلاء الفتيان الذين ينهون الدراسه ويجلسون ولايعملون شيء بانتظار وظيفة الحلم

Takıldığımız zamanlar garip olmasını istemiyorum.
كنت شريكي، أنا لا أريد أن يكون هناك المحرجة بيننا.

- Bunun bir parçası olmak istemiyorum. - O zaman buradan git.
ـ أنا لا أريد أن يكون لي علاقة في كل هذا ـ إذن أخرج من هنا

Sana daha önce söyledim baba. Doktor olmak istemiyorum.
أنا سبق وقلت لك، يا أبت، أنا لا أريد أن يكون طبيبا.

Görgü tanığı olmak istemiyorum. Ben sadece eve gitmek istiyorum.
أنا لا أريد أن يكون شاهدا أنا فقط أريد أن أذهب الرئيسية

Olmaz, Senin bir başka iki gün sonra çekip giden erkek arkadaşlarından birisi olmak istemiyorum.
فهي ليست مجرد الجنس. أنا لا أريد أن يكون آخر واحد من أصدقائهن الخاص بك الذين تستمر سوى بضعة أيام.

Böyle görünüyorsa eğer hiç orgazm olmak istemem.
انا لا أريد أن يكون لي النشوة الجنسية إذا كان يبدو من هذا الشكل

Senden çocuklarım olsun istemiyorum. Sadece senden ayrılmak istiyorum.
أنا لا أريد أن يكون لدي اطفال معك أريد فقط الإنفصال معك

Çocuklarımızın kusurlu olmasını istemem anneleri kolejde sırtüstü yattı diye.
لا أريد أن يكون أطفالنا القادمون مصابون بالأمراض لأن أمهم عبثت ذات مرة فى الكلية

Bu gece yalnız kalmak istemiyorum.
أنا فقط لا أريد أن يكون وحده هذه الليلة.

Bardaki herkesin gittiğimizden açıkça haberi olmasın istiyorum.
أنا لا أريد أن يكون الأمر واضحا للجميع اننا كنا معا

Seninle hiçbir şey yapmak istemiyorum. Kaç insanı öldürdün?
لا أريد أن يكون لي علاقة بك كم من البشر قتلتَ؟

Aslına bakarsan, babasının görmemin gerekeceği, biri olmasını ya da çocuğu kendi yetiştirmek isteyecek biri olmasını da istemiyorum.
صراحة، أنا لا أريد أن يكون الوالد شخصاً أراه في المناسبات أو لديه اهتمام في تربية الطفل