Çocuklara düşkün olduğunu sanmıyorum efendim. | Open Subtitles | لا أعتقد انه مولع جدا بالصبية الصغار ، يا سيدي |
Saldırgan biri olduğunu sanmıyorum. Ama ne bileceksin? | Open Subtitles | لا أعتقد انه متوحش حسناً، كيف لي أن أعرف؟ |
- Seçeneği olduğunu sanmıyorum. - Dur bir saniye Jasmine! | Open Subtitles | لا أعتقد انه يملك الخيار لحظة ، يا ياسمين |
Bu çöküşün kaza olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | ذلك، وهذا الانهيار. لا أعتقد انه كان حادثا. |
Raporda bilmediğimiz bir şey olduğunu sanmıyorum, sence? | Open Subtitles | لا أعتقد انه هناك الكثير من الغموض واليس كذلك؟ |
Onun dışarı çıkacak kadar iyi olduğunu sanmıyorum... | Open Subtitles | كلاري، أنا لا أعتقد انه في حالة جيدة تمكنه من الذهاب |
Onun için çok uygun bir zaman olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | ام.. أنا لا أعتقد انه الوقت المناسب لها |
Justin Timberlake olduğunu sanmıyorum Wade. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد انه جستن تيمبرليك، ويد |
Başka biri olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد انه كان هناك أحد آخر اطلاقاً |
Ama kendinde olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لكنني لا أعتقد انه واعي |
Astronot olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد انه رائد فضاء |
Bunun senin kararın olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد انه هذا رأيك |
Aynı böcek olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد انه نفس الحشره |
Arkadaş canlısı bir mesaj olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد انه أمر ودي |
Hayır, o olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا انا لا أعتقد انه كذالك |
Çok da ucuz olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد انه تم تقليصه |
Zamanı olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد انه حان الوقت. |
Seçme şansın olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد انه لديك خيار |
Bunun bir düşüş olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد انه الركود. |
Ne yazık ki onun intihara meyilli bir adam olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد انه إنتحاري |