"لا أملك وقتًا" - Translation from Arabic to Turkish

    • vaktim yok
        
    • zamanım yok
        
    Paçavraları çıkaracak vaktim yok. Belki işe yaramaz, o yüzden... Git. Open Subtitles لا أملك وقتًا لخلع هذا القماش، لذا اذهبي تحسبًا لفشل محاولتي.
    Çocuklarla oynayarak boşa geçirecek vaktim yok. Open Subtitles لا أملك وقتًا لأهدره باللّهو معكما أيُّها الغلامان.
    Eğer kalbi iyiyse, elini tutacak vaktim yok. Open Subtitles لو كان قلبه بخير، لا أملك وقتًا للإمساك بيد أحدهم الآن.
    Evrak saçmalıklarıyla uğraşmak için zamanım yok. Open Subtitles اللعنة، لا أملك وقتًا للتعامل مع هذه التفاهات المكتبية.
    Bakın, çocukça oyunlara zamanım yok. Eğer işimi yapmazsam atom patlayabilir. Open Subtitles اُنظرا، لا أملك وقتًا لألعاب صبيانية إذا لم أنجز عملي، فالذرات ستنفجر
    Bunu tartışabilmek için biraz zamana ihtiyacımız var. Benim zamanım yok! Open Subtitles نحتاج بعض الوقت للنقاش - لا أملك وقتًا -
    Şu an her şeyi anlatmaya vaktim yok. Open Subtitles انظري، لا أملك وقتًا كافيًا للتطرّق إلى ذلك الآن.
    Açıklayacak vaktim yok ama hayatınız tehlikede. Open Subtitles لا أملك وقتًا للتفسير، لكن حياتك في خطر.
    Hoşbeş için vaktim yok. Üzgünüm. Open Subtitles آسف، لا أملك وقتًا لمجاملات التعارف
    CIA zırvalıklarına ayıracak hiç vaktim yok. Open Subtitles لا أملك وقتًا لهراء الشركة اليوم
    Kahretsin. Oyalanacak vaktim yok! Open Subtitles سحقًا، لا أملك وقتًا للانتظار!
    O kadar vaktim yok! Telefonu getir! Open Subtitles لا أملك وقتًا لهذا، أعطني هاتفًا!
    Oyunlara ayıracak vaktim yok Elijah. Ona yaptıkları büyü gün geçtikçe kötüleşiyor. Open Subtitles لا أملك وقتًا للألاعيب يا (إيلايجا)، شعوذَته تزيد سوءًا بمرور الأيّام.
    Aslında aileye ayıracak zamanım yok. Open Subtitles الحقيقة أنّي لا أملك وقتًا لإنشاء عائلة
    Senin oyunlarına ayıracak zamanım yok, cadı. Open Subtitles لا أملك وقتًا لأحجياتك يا ساحرة.
    Bunu için zamanım yok. Onu buradan çıkarın. Open Subtitles لا أملك وقتًا لهذا، أخرجوها من هنا.
    Hazır o konuyu açmışken, benim Mikaelson ailesinin işlerine karışacak zamanım yok. Open Subtitles بخصوص ذلك، لا أملك وقتًا لدراما آل (مايكلسون).
    Bunun için zamanım yok. Open Subtitles لا أملك وقتًا لهذا.
    Çünkü benim tartışacak zamanım yok. Open Subtitles لأنّي لا أملك وقتًا لجدالك.
    Curtis, sana zamanım olmadığını söylemeye bile zamanım yok şu an. Open Subtitles كورتس)، لا أملك وقتًا لأقول) .لك إن الوقت يداهمني

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more