Sir Thomas More? Parlamentonun yasama hakkını inkar etmiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أنكر حق البرلمان فى تشريع القوانين. |
Duygularımı inkar etmiyorum Onlarla uyum halindeyim. Ancak kısa sürede aşmayı başardım. | Open Subtitles | أنا لا أنكر مشاعري , أنا متناغم مع عواطفي بشدة وإستطعت التحرك بينها سريعاً |
Buradan bir sürü tavuk geçtiğini inkar etmiyorum, ama işi kitabına göre yapıyoruz. | Open Subtitles | أنا لا أنكر أن الكثير من الدجاج يمر هنا كل يوم لكن دائما كنا نتعامل في إطار المبادئ التوجيهية الفدرالية |
Onun hakkında özel düşüncelere sahip olduğumu, ...ona büyük değer verdiğimi inkâr etmiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أنكر أنني أفكر فيه بشكل راقٍ جداً أنني أحترمه بشكل كبير أنني معجبة به تحترمينه؟ |
Onun korkunç şeyler yapmış olduğunu inkâr etmiyorum. Ama sen de yaptın. | Open Subtitles | لا أنكر أنه ارتكب بشاعات ولكنك فعلت المثل |
Davranışlarının kaba olduğunu inkar edemem ama bunun ötesi var. | Open Subtitles | لا أنكر ان تصرفه معك كان قاس ولكننى انظر لما بعد ذلك |
Bak, suçluluk duyduğumu inkar etmiyorum. | Open Subtitles | اسمع، أنا لا أنكر هذا، ولكنّي أشتم رائحة عنصر إجرامي |
Kazanmasına izin verdin. General Dodd'un faydalı müttefikliğini inkar etmiyorum. | Open Subtitles | لا أنكر أن الجنرال كان حليفاً مفيدا للقصر خلال السنوات الماضية |
- İnkar etmiyorum, birkaç durumda peyote ayinine katılmışlığım var. Son derece ruhani bir deneyim. | Open Subtitles | أنا لا أنكر بأنني قد شاركت في طقوس البيوتي في عدة مناسبات تجربة روحانية تماماً |
Bakın, bunun çıldırmış bir adamın iğrenç bir hareketi olduğunu inkar etmiyorum. | Open Subtitles | وتمقت الجرائم المتفشية في البلاد لا أنكر أنه كان عملا شنيعاً من رجل مجنون |
Bölümünün bizim iki katı bütçe almasını açıklayamam ama vaziyetin bu olduğunu da inkar etmiyorum. | Open Subtitles | إنني أستطيع تفسير السبب الذي يجعل قسمك يحصل على ضعفي تمويلنا، ولكنني لا أنكر أن هذه هي القضية المعنية. |
Olay yerinde bulunduğunu inkar etmiyorum. Sadece, adamı onun öldürmediğini söylüyorum. | Open Subtitles | لا أنكر وجوده هناك، لكني لا أعتقد أنه المجرم المطلوب. |
Bakın, kasadan para yürütüldüğünü inkar etmiyorum ama ben yapmıyordum | Open Subtitles | حسنٌ أنا لا أنكر فقدان ,النقود من الصندوق ولكنّي لست الفاعل |
Onun senden nefret ettiğini inkar etmiyorum. Sadece ona nedenini sor. | Open Subtitles | أنا لا أنكر أنه يكرهك فقط إذهب إليه و اسأله عن السبب |
Bunu inkâr etmiyorum. | Open Subtitles | ـ أنا لا أنكر هذا ـ أجل، لكنني أتحدث عن قضية تلو الأخرى خلال فترة 12 عام |
Sana ihtiyacım olduğunu inkâr etmiyorum, asıl yeteneği olan sensin. | Open Subtitles | اسمعي, لا أنكر حاجتي إليكِ فأنت من تملكين الموهبة |
Üzgün olduğunu inkâr etmiyorum ama gösteri yapıyordu. Efendim, bu işi o yaptı. | Open Subtitles | أنا لا أنكر أنهُ مستاء ؛ ولكنهُ وضع نفسه داخل الموقف ؛ لقد فعلها. |
Sadece, evlendiğin zaman seni çok özleyeceğimi inkar edemem. Oh, Augusta! | Open Subtitles | فقط أنني لا أنكر أني سأفتقدك كثيراً عندما تتزوجين |
Fakat bazen bir nal sesi duyduğumda, ...içimde bir an bir kabarma olduğunu inkar edemem. | Open Subtitles | لكن لا أنكر أنه أحياناً عندما أسمع وقع الحوافر شئ بداخلي يثب فجأة |
Aramızda itiraf edeyim, ben onaylamıyorum. Göze göz, derim ben. | Open Subtitles | لا أنكر أنها لا تروقني أنا أؤمن أن العين بالعين |
Birkaç iyi noktaya parmak bastını inkar etmeyeceğim. | Open Subtitles | أنا لا أنكر أنه لديكم بعض النقاط الصائبة. |
Bundan hoşlanmadığımı söyleyemem. Ama niye bana gelsin ki? | Open Subtitles | لا أنكر إستمتاعي بذلك، لكن لماذا قصدتني؟ |
- Bunu inkâr etmem. Şimdi kendini patron sanıyorsun. | Open Subtitles | ـ أنا لا أنكر هذا ـ الأن تظن نفسك رئيساً لديك عملياتك الخاصة |
Bayağı kötü şeyler oluyor, orasını inkâr edemem. | Open Subtitles | حسناً، أنا لا أنكر بأنّ الكثير من الأشياء السيئة تحدث |