"لا أود الذهاب" - Translation from Arabic to Turkish

• gitmek istemiyorum
• gitmek istemem

Beni gençlerin olduğu eğlenceli bir yere götür o zaman. İçerideki dede gibi buruşuk, yaşlı moruklarla dolu bir yere gitmek istemiyorum.
وخذيني إلي مكان ممتع وفيه شباب ، لا أود الذهاب لمكان ملئ بالرجال كبار السن المجعدين كالجد الذي هنا

Texas'a gitmek istemiyorum!
أوه, بالله عليك, لا أود الذهاب إلى تكساس

Oraya gözü kapalı bir şekilde gitmek istemiyorum.
أنا فقط، لا أود الذهاب في وضعية العمياء، ذلك ما في الأمر

Ben hukuk fakültesine gitmek istemiyorum.
أنا لا أود الذهاب إلى كلية الحقوق أنا أود الذهاب إلى هارفرد

Her nereye gittiyse, gitmek istemem.
لا أود الذهاب إلى حيث قضى إجازته أبداً

Kaynanam bu gece bana sürpriz bir Shower düzenleyecek. Be hiç gitmek istemiyorum yani benimle gelmek zorundasın.
صحيح, زوجة والدي ستقيم لي حفلة إنجاب لا أود الذهاب لها

Eve gitmek istemiyorum. Seninle konuşmalıyım.
لا أود الذهاب إلى البيت بل أود التحدث إليك

Ben de oyun parkına gitmek istemiyorum.
حسنا لكني لا أود الذهاب للفناء

Bilirsin büyükbaba bu akşam Kasım'ın partisine gitmek istemiyorum.
هل تعلم يا جدي أنا حقا لا أود الذهاب الي حفلة "قاسم" الليلة

- Poco Rio mu? Adını bile duymadığım bir yere gitmek istemiyorum!
بوكو ريل"؟" أنا لا أود الذهاب لمكان لم أسمع به قط

- Yani gidebilirim, ama gitmek istemiyorum.
- أعني , أنه من الممكن أن أذهب لكن لا أود الذهاب

Hayır,hataneye gitmek istemiyorum.
لا ، لا أود الذهاب إلى المستشفى

gitmek istemiyorum, kimseyi görmek istemiyorum.
لا أود الذهاب. لا أريد مقابلة أحد.

Bir düğüne gitmek istemiyorum. Düğünden nefret ediyorum.
لا بأس، لا أود الذهاب لحفلة زفاف

Yüzme kursuna gitmek istemiyorum.
لا أود الذهاب إلى درس السباحة.

Eve gitmek istemiyorum.
أنا لا أود الذهاب للمنزل

Ben Fransa'ya gitmek istemiyorum.
لا أود الذهاب إلى فرنسا

Başka bir eve gitmek istemiyorum.
لا أود الذهاب لدار أيتام.

Nereye gittiyse, oraya gitmek istemem.
لا أود الذهاب إلى حيث قضى إجازته أبداً