"لا أُريدُ" - Translation from Arabic to Turkish

    • istemem
        
    • umurumda değil
        
    • olmak istemiyorum
        
    • etmek istemiyorum
        
    • falan istemiyorum
        
    • yapmak istemiyorum
        
    • olmasını istemiyorum
        
    • konuşmak istemiyorum
        
    Yaşadığı travmayı küçümsemek istemem, veya tamamen eskisi gibi olacağını varsayamam. Open Subtitles لا أُريدُ تقليلَ مُعاناتِه و أدّعي أنهُ عادَ كما كانَ بالضبط
    Oh tatlım, çok iyisin, ama sana yük olmak istemem. Open Subtitles حبيبى، ذلك كرم كبير لَكنِّي لا أُريدُ أن أكُونَ عبء.
    Adi avukatının ne söylediği umurumda değil, bir şey saklamıyorum! Open Subtitles أنا لا أُريدُ ما محاميكَ تَقُلنَ، لا أَصْمدُ عليك
    Evet. Kıyıya çok yakın olmak istemiyorum. Biliyorsun. Open Subtitles نعم، أنا فقط لا أُريدُ أَنْ اقترب من الخليج الصغيرِ، تَعْرفُ ذلك.
    Nerede biliyorsun. Her şeyi berbat etmek istemiyorum, seninkini ödünç alabilir miyim? Open Subtitles أنا لا أُريدُ الظُهُوركاني اتفشخت مبكّراَ جداً في اللعبةِ، لذا هَلْ يُمْكِنُ أَنْ إستعيرْ بتوعك
    Burada melek falan istemiyorum. Open Subtitles لأن بصراحة، أنا لا أُريدُ أيّ ملائكة ملعونة هنا.
    Bunu tek başıma yapmak istemiyorum. Bu bizim çaylak sınıfı projemiz. Open Subtitles هاي لا أُريدُ أَن أَعرض هذا لوحدي هذا مشروعُ صفِنا للمتعهدين
    Anneme kötü birşey olmasını istemiyorum. Open Subtitles أنا لا أُريدُ أيّ شئَ سيئَ يحدث إلى أمِّي.
    Adayımı buraya sürüklemek ve bu şirketi de itham altında bırakmak istemem. Open Subtitles أنظر ، أنا لا أُريدُ لسَحْب مرشّحي هنا وهذه الشركة موضع إتهام
    - Bilmiyorum ama acıktığında. - ...burada olmak istemem. Open Subtitles أنا لا أَعْرفُ، لَكنِّي لا أُريدُ لِكي يَكُونَ هنا عندما يُصبحُ جائعَ.
    Müşterilerim, onları terk ettiğimi sansın istemem. Open Subtitles أنا لا أُريدُ ان يعتقد زبائني بانني هَجرتُهم.
    Beni tanıyanlar, böyle serseri gibi görsün istemem. Open Subtitles لا أُريدُ ان يروني الناس الذن اعرفهم وانا أَبْدو كمتسول. لَكنَّك متسول.
    Önce ısınmalıyım! Kaslarım tutulsun istemem. Open Subtitles توقفوا سأقوم بالإحماءِ لا أُريدُ سَحْب هامي
    Katherine, ölü bir vampiri dövmek istemem ama orada imdadıma yetiştiğin için sağ ol. Open Subtitles كاثرين،أنا لا أُريدُ لضَرْب مصّاص دماء ميت هنا، لَكنِّي أُريدُ حقاً لشكراً ليَجيءُ إلى ظهرِ إنقاذِي هناك.
    Mahkûmların kötü görünmesi umurumda değil, biz kötü görünmeyelim de. Open Subtitles تَعلَم، لا يَهُمُني إن بَدى السُجناء على شكلٍ سيء، لكني لا أُريدُ أن نَبدو نَحنُ كذلك
    O kaplıcalardaki örtülerin ne kadar pahalı olduğu umurumda değil,... lanet olası bir hastane gibi kokuyor. Open Subtitles أنا لا أُريدُ كَيفَ غالية الشراشفَ في ذلك حمام التحسّنِ المعدني، هو ما زالَ يَشتمُّ مثل مستشفى ملعونة.
    Bir aileyi yıkan bir adam olmak istemiyorum. Open Subtitles أنا لا أُريدُ ان أكُونَ الرجلَ الذي يَتحطّمُ عائلة.
    Sadece bir tavsiye, muhtemelen sana söylememiştir, ben bunun bir parçası olmak istemiyorum, Tamam mı ? Open Subtitles الذي لم تخبرك عنه في قضية جوستين حيث أنها ربما لم لا أُريدُ أن أكُونَ جزءاً من هذا طيب؟
    Hayır, pes etmek istemiyorum, o pisliklerin yerini yerle bir edip başlarına geçirmek istiyorum. Open Subtitles لا، أنا لا أُريدُ إن اسْتِسْلم أُريدُ أَنْ أَطْحنَ أولئك ِالمتعجرفينِ على الأرض
    İşe yeni bir asistanla devam etmek istemiyorum. Open Subtitles - لا لكني لا أُريدُ تَدريبَ مُساعدٍ جَديدٍ آخَر
    Hayır, ben tarife falan istemiyorum! Open Subtitles لا، أنا لا أُريدُ a رزمة ممتازة! إبس!
    Bunu yapmak istemiyorum Frasier. Open Subtitles أنا فقط لا أُريدُ أَنْ أعْمَلُ هذا، فرايزر.
    Onların peşimde olmasını istemiyorum. Open Subtitles أنا لا أُريدُ أولئك الرجالِ يُفتّشُ عنني.
    Yüzümün herhangi bir yeriyle ilgili konuşmak istemiyorum. Open Subtitles أنا لا أُريدُ الكَلام حول أيّ جزء من وجهِي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more