"لا تحبين" - Translation from Arabic to Turkish

    • sevmiyorsun
        
    • sevmediğini
        
    • sevmezsin
        
    • sevmediğin
        
    • sevmez misin
        
    • sevmiyor
        
    • hoşlanmıyorsun
        
    • sevmiyorsan
        
    • hoşlanmıyorsan
        
    • sevmiyorum
        
    • hoşlanmıyor
        
    • sevmiyorsunuz
        
    • hoşlanmadığını
        
    ÜItimatomları sevmiyorsun diye onun uzaklara gitmesine izin mi vereceksin? Open Subtitles أنتِ علي وشك جعله يذهب بعيداً لانك لا تحبين الإنذارات
    Neden Bayan Wright ve Dobie'yi sevmiyorsun, Mary? Open Subtitles لماذا لا تحبين آنسة رايت وآنسة دوبي ، ماري؟
    Bak, Joy'u sevmediğini biliyorum, fakat onun hapishanede kalmasına izin veremem. Open Subtitles اعلم أنك لا تحبين جوي لكن لا أستطيع تركها في السجن
    Seni duysun. Bu adamı sevmediğini söyle. Open Subtitles اصرخي وأسمعي ذلك الشيء أخبريه أنك لا تحبين هذا الرجل
    Dünyada hiçbir şeyi, ilk göz ağrını sevdiğin kadar sevmezsin. Open Subtitles لا تحبين أي شيء في العالم بقدر حبك لابنك البكر
    Laf arasında ağzımdan kaçmış olabilir oral seks yapmayı sevmediğin yani. Open Subtitles ربما قد ذكرت شيئاً بدون قصدي مثل أنك لا تحبين الجنس الفموي
    - Makarone sevmez misin? Open Subtitles هل أنت لا تحبين الحلويات؟
    Hayır sevmem. Oh, şeftalileri sevmiyor musun ? Open Subtitles لا, فى الحقيقة أوة, أنتى لا تحبين الخوخ؟
    Muhtemelen bu adamla sevişmekten hoşlanmıyorsun. Open Subtitles لربما لا تحبين ممارسة الجنس مع هذا الشاب
    Saçmalık bu! Bu evi sevmiyorsun bile. Open Subtitles هذا سخيف حتى إنك لا تحبين المنزل ، لم تحبيه قط
    Hayvanları seven biri olarak, insanları pek sevmiyorsun, değil mi? Open Subtitles بالنسبة لشخص يحب الحيوانات بهذا الشكل انت لا تحبين البشر اليس كذلك ؟
    Adamı sevmiyorsun bile. Neyi önemsiyorsun? Open Subtitles أنتِ لا تحبين الرجل حتى لما تهتمين بشأنه ؟
    Annenin evine gitmeyi sevmiyorsun, çünkü ablaların gibi evlenip çoluk çocuk sahibi olmanı istiyor. Open Subtitles أنتِ لا تحبين الذهاب لمنزل والدتك لأنها تتمنى أن تتزوجى و تنجبى مثل شقيقاتك
    Onları giyerken hiç görmedim. O paltoları sevmediğini biliyorum. Open Subtitles لا أراهم أبداً يرتدونهم أعرف أنكِ لا تحبين هذه المعاطف
    Bebeği oldu, beynini kesip çıkarmadılar. Çocukları sevmediğini biliyor. Open Subtitles حظيت بطفل لا بجراحة بالمخ، هي تعلم أنك لا تحبين الأطفال
    Bazı şeyleri okumayı sevmediğini biliyorum. Çok kötü durumdayız. Open Subtitles أعلم أنك لا تحبين التحث عن التقييم ولكننا في ورطة عميقة
    Sen Su Parkını sevmezsin ki. Rasputia. Hayır. Open Subtitles انت لا تحبين متنزهات الماء راسبيوشا , لا
    Çok yiyip kusmayacak kadar kendini sevmediğin için jelâtinimsi şişko, 6 tonluk göbeğinin patlaması ve etrafa kan, puding, krema, peynirli patates kızartması saçılması. Open Subtitles المقرفة تنفجر و يخرج الدم و الحلوى و الكريمة و البطاطا المقلية فقط لأنك لا تحبين نفسك بالشكل الكافي
    - Kızarmış ördek sevmez misin? Open Subtitles انتِ لا تحبين البط؟
    - Dişçiyle çalışmayı sevmiyor musun ? Open Subtitles -إذن أنتِ لا تحبين العمل مع طبيب الأسنان؟
    Adamdan hoşlanmıyorsun bu vakada çalışmak istemiyorsun ama gene de buradasın. Open Subtitles فهمنا الأمر، لا تحبين الرجل ولم ترغبي بالعمل بتلك الحالة ورغم ذلك ما زلتِ هنا
    Bu evi ve aileni sevmiyorsan, eşyalarını topla ve git. Open Subtitles اذا كنتى لا تحبين بيتك او عائلتك فاجمعى اغراضك واذهبى
    Heriften hoşlanmıyorsan niçin onunla yatıyorsun? Open Subtitles نعم حسناً، طالما لا تحبين الرجل لماذا ذهبتِ الى الفراش معه ؟
    - Hayır, kolonya sevmiyorum. - Hayır, ben, ben yapmıyorum? Open Subtitles لا ، أنت لا تحبين الكولويا لا ، لا أحبها ، أليس كذلك ؟
    Matmazel Chanel, renklerden pek hoşlanmıyor musunuz? Open Subtitles انتِ لا تحبين اللون .. آنسه شانيل ؟
    Patronunuzu pek sevmiyorsunuz, değil mi? Open Subtitles انتي لا تحبين رئيسك كثيراً ، اليس كذلك ؟
    Seni işten aramamdan hoşlanmadığını bildiğim için geldim. Open Subtitles جئتُ لأنني أعرف أنك لا تحبين أن اتصل على المكتب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more