"لا تدينين" - Translation from Arabic to Turkish

    • borçlu değilsin
        
    • borcun yok
        
    • için suçlamıyorsunuz
        
    Bir adamı kendi kuzeni ile kendine getiren birine borçlu değilsin. Open Subtitles أنت لا تدينين لواحدة زوجت شاب من ابنة خالته
    Bill... - İstediğim yalnızca... - Bana hiçbir lanet şey borçlu değilsin. Open Subtitles ـ بيل ، لقد أردت فقط ـ أنت لا تدينين لي بأى شئ
    Hayır, tatlım. Bu küfür için bana borçlu değilsin. Open Subtitles لا يا عزيزتي أنتِ لا تدينين لي بشيء هذه المرة
    -Bill, senden... -Bana hiç bir borcun yok. Open Subtitles ـ بيل ، لقد أردت فقط ـ أنت لا تدينين لي بأى شئ
    Ona teşekkürden başka bir borcun yok. Şu anda yapmamız gereken, hayatta kalmak, Open Subtitles أنتِ لا تدينين له سوى بشكر الاشياء التي يجب أن نفعلها الآن للنجاة فحسب..
    O zaman bana bir iyilik borcun yok. Open Subtitles أظنّك لا تدينين لي بذلك الصنيع إذاً
    Union Pacific'in şantiye müdürünü görevini yaptığı ve polis şefinin katilini cezalandırdığı için suçlamıyorsunuz herhalde? Open Subtitles حسنا، بالتأكيد أنتِ لا تدينين كبير المهندسين. من، "يونين باسيفك"، لأداء واجبه. ومعاقبة قاتل قائد الشرطة لديه.
    İfademi değiştirdim çünkü yapılması gereken doğru şey buydu. Bana borçlu değilsin. Open Subtitles لقد أفسدتُ جلسة الإستماع لأنه كان الأمر الصائب للقيام به، لا تدينين لي بأيّ شيء
    Ona hiçbir şey borçlu değilsin. Open Subtitles أنت لا تدينين لذلك الرجل أيّ شيء
    Hayır, borçlu değilsin. Şimdi peşini bırak bu işin. Open Subtitles لا ، لا تدينين له عليك ترك الامر
    Onu bu kadar korumanı gerektirecek bir şey borçlu değilsin. Open Subtitles أنت لا تدينين له بشيء وأقل شيء حمايتك
    Bana hiçbir şey borçlu değilsin. Biliyorum. Open Subtitles ـ أنت لا تدينين لي بأيّ شيء ـ أعلم
    Victoria'ya hiçbir şey borçlu değilsin. Open Subtitles أنتِ لا تدينين لفكتوريا بأي شيء
    Bu aileye hiçbir şey borçlu değilsin. Open Subtitles انتي لا تدينين لهذه العائلة بأي شيء
    Ve sen de bana bir şey borçlu değilsin. Open Subtitles و أنت لا تدينين لى بشئ
    - Ona hiçbir borcun yok. Open Subtitles أنت لا تدينين له بشيء بلى
    Bana bir iyilik borcun yok! Open Subtitles أنت لا تدينين لي بأي شيء
    Bana borcun yok. Open Subtitles لا تدينين لي بأي مال
    Bak, istemiyorsan cenazeye gitmek zorunda değilsin. Frankie'ye bir borcun yok. Open Subtitles انظري ليس عليكِ الذهاب للجنازة إن كنتِ لا تريدين، أنتِ لا تدينين (لفرانكي) بشيء
    Ben senden çok daha kötü durumdayım İskoç cadısı. Senin en azından adı Piggy Gonzalez olan 45 yaşında bir bahisçiye borcun yok. Open Subtitles أنا أكثر ضياعاً منكِ أيتها الاسكتلندية المثيرة، أنتِ لا تدينين لوكيلة مراهنات تدعى (بيجي جونزاليس) 45 دولار
    Union Pacific'in şantiye müdürünü görevini yaptığı ve polis şefinin katilini cezalandırdığı için suçlamıyorsunuz herhalde? Open Subtitles حسنا، بالتأكيد أنتِ لا تدينين كبير المهندسين. من، "يونين باسيفك"، لأداء واجبه. ومعاقبة قاتل قائد الشرطة لديه.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more