Ve sen ünlü olmak istemiyorsan muhtemelen bununla başa çıkabileceksin. | Open Subtitles | وحقيقة أنك لا تريدها ربما تعني أنك ستكون على مايرام. |
Eğer şeytan tarafından çarpılmasını istemiyorsan, onu burda bırak. | Open Subtitles | إذا كنت لا تريدها أن تتمزق من قبل شيطان , فأنصحك بالبقاء هنا |
Bir siyahiyle çıkmasını istemiyor musun yoksa? | Open Subtitles | لا تريدها أن تواعد رجلًا أسود، هذا هو السبب، صحيح؟ |
Onun eve gelmesini istemiyor musun? | Open Subtitles | إذاً لماذا لا تريدها ان تعود لبيتها؟ |
Belki de vücudunuzda istemediğiniz şeylerin daha etkili bir şekilde atılmasını sağlayabilirsiniz. | TED | وربما تستطيع جعلها أكثر فعالية بتصفية الأشياء التي لا تريدها في جسمك. |
Eğer işiniz olmadıysa bu istemediğiniz içindi. | TED | إذا لم تكن لك وظيفة فذلك لأنك لا تريدها. |
Fakat bu hanım, arkadaşının bilmesini istemiyor. - Neden? | Open Subtitles | لكن لا يجب أن أتحدث عنه، هذه الفتاة لها صديقة لا تريدها أن تعرفني |
Sakladığın şey her neyse, bence onun da öğrenmesini istemiyorsun. | Open Subtitles | أعتقد أيايكن ما تخفيه أنت لا تريدها أن تعرف أيضاً |
İstemiyorsan, başka pislik bir haberci bulabilirim. | Open Subtitles | لا تريدها سأجد صحفيًا لعينًا آخر يرغب بها |
İstemiyorsan, başka pislik bir haberci bulabilirim. | Open Subtitles | أنت لا تريدها فسأجد صحفيًا لعينًا آخر يريدها |
Ama, eğer senin yaşadığın yerde patlamasını istemiyorsan, biraz iş konuşsak iyi olur. | Open Subtitles | إن كنت لا تريدها أن تنفجر قربمنزلك،إذاًكما يقولون... -من مصلحتك الإسراع في التفاوض |
Ama, eğer senin yaşadığın yerde patlamasını istemiyorsan, biraz iş konuşsak iyi olur. | Open Subtitles | إن كنت لا تريدها أن تنفجر قربمنزلك،إذاًكما يقولون... -من مصلحتك الإسراع في التفاوض |
- İstemiyorsan almak zorunda değilsin... - Hayır. Hayır. | Open Subtitles | اذا لا تريدها فلا بأس - كلا, كلا, شكراً لكِ - |
- Oh, onun gitmesini istemiyor musun? - Hayır. | Open Subtitles | لا تذهبى هل لا تريدها ان تذهب ؟ |
İstemiyor musun? | Open Subtitles | انت لا تريدها ؟ |
Sen Leo, yapmanız, aşkını olmadan hayat yaşamak istemiyor musun? | Open Subtitles | لا تريدها أن تعيش حياة بدون حب ، أليس كذلك يا (ليو) ؟ |
İstemiyor musun? Almak zorunda değilsin. | Open Subtitles | لا تريدها , ليس عليك أخذها |
Yaşamak istemediğiniz deneyimleri görünce; | Open Subtitles | وعندما ترى تلك الأشياء التي لا تريدها في تجربتك |
İstemediğiniz eşyayı alırım. | Open Subtitles | في الواقع, أنا أخذ الأغراض التي لا تريدها... |
İstemediğiniz eşyayı alırım. | Open Subtitles | في الواقع, أنا أخذ الأغراض التي لا تريدها... |
Olmaz, annesi abur cubur yemesini istemiyor, tamam mı? | Open Subtitles | لا، أمها لا تريدها أن تأكل هذا الطعام الميت، حسنا؟ |
O küçük bir kız değil artık. Belki büyümesini istemiyorsun. | Open Subtitles | حسنا , انها لم تعد فتاه صغيره بعد الان واذا لم تلاحظ ذلك فربما لانك لا تريدها ان تكبر |