| Tanrı aşkına, onu parayla savuştur... biraz para verirsen gider... ama bize Bunu yapma. | Open Subtitles | بحق السماء ارشيه أعطه بعض المال وسيبتعد عنا ولكن لا تفعل ذلك بنا |
| Bunu yapma evlat. Aşağıda onca kişi buraya bakıyor. | Open Subtitles | لا تفعل ذلك يا بُني، فالناس بالأسفل يتطلعون إلى الأعلى |
| Rocky, zamana bırak. Bunu yapma. Bir çok insan acıyla yaşıyor. | Open Subtitles | روكى ، اعطى لنفسك بعض الوقت، لا تفعل ذلك |
| "Lütfen Yapma bunu. Komşuların önünde beni utandırma." | Open Subtitles | رجاء لا تفعل ذلك ، لا تحرجنى امام الجيران |
| Karışmamı istemiyorsan, Yapma bunu. | Open Subtitles | ابقى بعيداً عن ذلك ان اردتني ان ابقى بعيداً لا تفعل ذلك |
| Sakın bir daha yapma. Sakın yapma. | Open Subtitles | لا تفعل ذلك ثانية في أيّ وقت , لن تفعل ذلك |
| Aman yapmayın, evlat. Aşağıdakilerin hepsi size bakıyor. | Open Subtitles | لا تفعل ذلك يا بُني، فالناس بالأسفل يتطلعون إلى الأعلى |
| - Yapacak işlerim var. - Evet, Kesinlikle vardır. Lütfen, Yapma şunu. | Open Subtitles | لدي ما افعله ـ اجل ارهن انه لديك ـ من فضلك لا تفعل ذلك |
| Yapmak istediğim şeyi yaparım. Sakın Bunu yapma. | Open Subtitles | لا تفعل ذلك لم يبقَ لدي الكثير من الألعاب |
| Bunu yapma. Ateşlediğinde bir daha geri gelmez, geri gelmezler, Weps. | Open Subtitles | لا تفعل ذلك ، ما إن أطلقنا الصواريخ حتى لا يكون بإمكاننا التراجع |
| Bu yüzden Bunu yapma,hele ben onun yanındayken. | Open Subtitles | اصنع لنا معروفا لا تفعل ذلك لا سيّما عندما أكون خلفه مباشرة كابيسكى؟ |
| Lütfen, lütfen Bunu yapma. Lütfen Bunu yapma. | Open Subtitles | أرجوك، أرجوك لا تفعل ذلك لا تفعل ذلك، أرجوك |
| -Hayır, Ronnie. Bunu yapma. -Neden? | Open Subtitles | لا , روني , لا تفعل ذلك , لا تفعل ذلك , روني |
| Madam, lütfen bize Bunu yapma. - Hey geri çekil! | Open Subtitles | سيدتي، من فضلك لا تفعل ذلك بنا يا .تراجعوا |
| - Lütfen tekrar Bunu yapma. - O kadar basit değil. | Open Subtitles | ــ أرجوك لا تفعل ذلك مرة أخرى ــ الأمر ليس بهذه السهولة |
| Lütfen Devon Ellie'yi seviyorsan, Yapma bunu. | Open Subtitles | من فضلك ديفون اذا كنت تحب ايلى لا تفعل ذلك |
| Yapma bunu be! Seni vurabilirdim. | Open Subtitles | تباً يا رجل، لا تفعل ذلك قد أطلق عليك النار |
| Hayır, bu kötü bir fikirdi. Bu kötüydü, hayır, hayır, Yapma bunu | Open Subtitles | هذه فكرة سيئة لا, لا إنها سيئة, لا لا تفعل ذلك |
| Millete duymalarını istemediğin bir şeyi söylememden mi korkuyorsun? Yapma bunu. | Open Subtitles | أنت تخشى أن أخبر هؤلاء الناس أمرًا لا تريدهم أن يعرفونه؟ لا تفعل ذلك |
| Ne olur, Yapma bunu bahriyeli! | Open Subtitles | لكن رجاءً لا تفعل ذلك يا سايلور |
| Davalı olmak ne kadar zormuş. Bir daha Sakın yapma. | Open Subtitles | إلهي ؛ من الصعب بأنّ تكون مدعى عليه لا تفعل ذلك بأي وقت |
| Böyle bir şey yapmayın. Helikopter gönderildi. Birazdan burada olacak. | Open Subtitles | لا تفعل ذلك المروحية هي في طريقها الى هنا |
| Yapma şunu. Beni heyecanlandırmak konusunda çok başarılısın. | Open Subtitles | لا تفعل ذلك بي, ذلك يجعلني بالقلق |
| Şu an çalışıyor musunuz? - Liam, burada Böyle yapma. - Tamam, hadi eve gidelim. | Open Subtitles | ـ ليام ، لا تفعل ذلك هُنا ـ حسناً ، هيا لنذهب للمنزل |