"لا داعٍ" - Translation from Arabic to Turkish

    • Gerek yok
        
    • lüzum yok
        
    • bir şey yok
        
    Yapma. Bizim için endişelenmene Gerek yok baba. Bir yetişkiniz. Open Subtitles لا داعٍ أن تقلق علينا يا أبى نحن ناضجون الآن.
    Şu an biraz sinirli olduğunu varsayıyorum ama bana güven, endişelenmene Gerek yok. Open Subtitles أحزر أنّك ربّما تكون غاضبًا قليلًا الآن، لكن ثق بي، لا داعٍ للقلق.
    Burada durmamıza Gerek yok. Neden içeri geçip konuşmuyoruz? Open Subtitles لا داعٍ لوقوفنا هنا لماذا لا نذهب إلى الداخل ونتحدث ؟
    - Senin kuralın. - Evet ama onu zorla atmanıza lüzum yok. Open Subtitles أجل، لكن لا داعٍ لطرده بالقوّة، سنرحل.
    - Özre lüzum yok. Open Subtitles لا داعٍ للاعتذار
    Kanıt kanıttır, canım. Endişelenecek bir şey yok. Open Subtitles الإثبات هو الإثبات يا عزيزتي لا داعٍ للقلق
    Korkac{\fnComic Sans MS}ak bir şey yok. Lütfen sakin ol! Hemen geri dönecek. Open Subtitles لا داعٍ للقلق، أرجوك اهدئي، سأعود فورًا.
    İlginç birşey yaptım ve ona "İstemene Gerek yok" adını verdim. Open Subtitles لقد صنعتها, وأخترت إسماً جيداً لها إنها تُدعى "لا داعٍ للطلب"
    Bant kopmadı. Endişelenmene Gerek yok. Open Subtitles الشريط متماسك لا داعٍ لأن تقلقي لهذا الأمر
    Kamu güvenliğini sarsacak olası bir tehdit olduğunu söylersin. Panik yapmaya Gerek yok. Open Subtitles وجودُ تهديدٍ محتملٍ للأمن القومي في الجوار و لا داعٍ للفزع
    İyi değil tabii ama şimdilik panik yapmaya Gerek yok. Open Subtitles الوضع غير مثالي، لكن لا داعٍ للذعر بالوقت الحالي
    Surat asmana Gerek yok. Değerli kasabana birşey yapmayacağım. Open Subtitles لا داعٍ للعُبُوس، فلن أمسّ بلدتك الغالية بسوء.
    Teşekkür etmene Gerek yok. Kızıma yardım etmek için her şeyi yaparım. Open Subtitles لا داعٍ أن تشكريني، فلن أتوانى عن فعل شيء لمساعدة ابنتي.
    Hayır, hayır, herhangi bir şey hakkında özür dilemene Gerek yok. Evet var. Open Subtitles .كلّا، لا داعٍ أن تعتذري على أيّ شيء - .بل عليّ الاعتذار -
    Kilitlemene Gerek yok, çevremizde kimse yok. Open Subtitles لا داعٍ بأن تقلقوا بشأن تأمين الأبواب، لا يوجد ناس على مر كيلو متر
    Neredeyse 8.5 sene önceydi. O yüzden bunu konu etmeye Gerek yok. Open Subtitles منذ 8 أعوام ونصف تقريبًا، لذا لا داعٍ للتطرّق إلى ذلك
    Endişelenecek bir şey yok. Her yarış öncesi yapar. Open Subtitles لا داعٍ للقلق، يحدث هذا قبل كلّ سباق.
    Özür dileyecek bir şey yok. Balonların bir zararı yok. Open Subtitles لا داعٍ للأسف، لا عيب في البالونات.
    Gerçekten de endişelenmemizi gerektirecek bir şey yok mu? Open Subtitles هل لا داعٍ للقلق, حقاً؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more