Kişisel bir şey değil, Ivan. | Open Subtitles | لا شيء شخصي يا أيفان إنها تكلفة اداء العمل. |
Kişisel bir şey değil,pamuk kafa. | Open Subtitles | لا شيء شخصي يا "قمة القطن"، أنا فقط أحب الطريقة الخشنة. |
Kişisel bir şey değil. Sadece huyumdur. | Open Subtitles | لا شيء شخصي لكن هذه طريقتي في العمل |
Kişisel algılama ama Papa'nın kızına kur yapsan daha çok şansın olur. | Open Subtitles | ... لا شيء شخصي ولكن لديك فرصة أفضل في مغازلة إبنة البابا... |
Şahsi bir şey değil. | Open Subtitles | أنت مُنتهي ، لا شيء شخصي بيني وبينك |
Şahsi bir nedeni yok. | Open Subtitles | لا شيء شخصي. |
Bu yüzden sana cevap vermedi. Kişisel bir şey değildi. | Open Subtitles | لهذا السبب هي لا ترد عليك لا شيء شخصي |
Kişisel bir şey değil. Zırh giyiyorlar. | Open Subtitles | لا شيء شخصي إنهم يرتدون الدروع الصدرية |
"Kişisel bir şey değil"in kızı mı, "Bok yemek ve havyar"ın kızı mı? | Open Subtitles | أهي خليلة لـ"لا شيء شخصي" أم "أكل الروث كالكافيار"؟ |
Kişisel bir şey değil, emir yüksek yerden. | Open Subtitles | لا شيء شخصي أوامر من المكتب الرئيسي |
Evet, Kişisel bir şey değil doktor. | Open Subtitles | أجل لا شيء شخصي |
Bu Kişisel bir şey değil sadece çalıştırıyorum. | Open Subtitles | لا شيء شخصي, نحن فقط نتدرب. |
Evet, Kişisel bir şey değil dostum ama... | Open Subtitles | نعم ، لا شيء شخصي ، يا رفيق ، لكن... |
Ama asla Kişisel bir şey değil. | Open Subtitles | و لكن لا شيء شخصي أبداً |
Kişisel bir şey değil benim işim bu. | Open Subtitles | حسناً, لا شيء شخصي. |
Kişisel bir şey değil, dostum. | Open Subtitles | لا شيء شخصي يا صاح |
Kişisel algılama. | Open Subtitles | إنه لا شيء شخصي |
Alt tarafı bir iş. Kişisel algılama. | Open Subtitles | أنه عمل فقط لا شيء شخصي |
Bu Şahsi bir şey değil, bebeğim. | Open Subtitles | لا شيء شخصي يا طفلتي |
Şahsi bir nedeni yok. | Open Subtitles | لا شيء شخصي. |
Kişisel bir şey değildi, sevgilim. | Open Subtitles | لا شيء شخصي ، يا حبيبتي |
Yanlış anlama, Iraklılar için biz sadece hava personeliyiz siz ise 13. | Open Subtitles | لا شيء شخصي, ولكننا بالنسبة للعراقين مجرد طاقم بسيط |
Diyorum ki, bu kişisel değil fakat... | Open Subtitles | أعني, أنه لا شيء شخصي, لكن كان يجب علينا التقليص |