"لا نُريدُ" - Translation from Arabic to Turkish

    • istemiyoruz
        
    • istemeyiz
        
    Paranı istemiyoruz, ...bu sana ait bir şeyi istemiyoruz anlamına gelmez. Open Subtitles نحن لا نُريدُ نقودك، وهذا لا يعني بأنّنا نُريدُك أَنْ تأخذه.
    - Girmemeni söylemiştim! - Kimseye zarar vermek istemiyoruz. Open Subtitles ـ أخبرتُ بأنّك أَنْ لا تأتي إلى هُنا ـ نحن لا نُريدُ إذاء أي منكم
    - İşte. - Sizi bir daha görmek istemiyoruz! Open Subtitles ـ تفضل ـ نحن لا نُريدُ أبداً أَنْ نَراكم ثانيةً
    Bizi hiçbir şeyin rahatsız etmesini istemeyiz, değil mi? Open Subtitles نحن لا نُريدُ أي شئ آخر يزْعج هدوئنا أليس كذلك؟
    Baba bizden mikrop kapıp uzayda hastalansın istemeyiz. Open Subtitles نحن لا نُريدُ أن ننقل جراثيمنا لأبيكم ويُصبحُ مريضاً في الفضاءِ الخارجيِ.
    Tamam, çünkü Em City'de problem çikmasini istemiyoruz, bu yüzden Keller'in, Beecher'i götten sikmeme izin Open Subtitles حسناً، لأننا لا نُريدُ إثارَة المَشاكِل في مدينَة الزُمُرُد لِذا سيكون هذا مُسَجَلاً بأني نِلتُ إذنَ كيلَر
    Ödememiz hakkında, süpriz istemiyoruz. Open Subtitles حول دفعتِنا، شاهدْ، نحن لا نُريدُ أيّ مفاجئات.
    Tank Frank'tan bu yana olgunlaştın ve dönmesini istemiyoruz. Open Subtitles لقد تغيرت كثيراً منذ كنت فرانك .الدبابة، ونحن لا نُريدُ إستعادته مره أخرى
    Şimdi gidiyoruz ve seni bir daha görmek istemiyoruz. Open Subtitles نحن نَتْركُ الآن، ونحن لا نُريدُ رُؤيتك ثانيةً.
    Yo, yo, yo, Fotoğrafınızı istemiyoruz. Open Subtitles لا، لا , لا يا سيدي, نحن لا نُريدُ توقيعَكَ.
    Quentin, sana yardım etmek istemiyoruz gibi anlaşılmasın.. Open Subtitles هو لَيسَ بأنّنا لا نُريدُ مُسَاعَدَتك، كوينتن.
    Başkasına vermek istemiyoruz, ama zorunda kalırsak, veririz. Open Subtitles نحن لا نُريدُ إعْطائها لأحد، لَكنَّنا سنفعل ان اجبرنا.
    Kaba olmak istemiyoruz, ama gerçekçi olmak istiyoruz. Open Subtitles نحن لا نُريدُ لِكي نَكُونَ قساةَ، لَكنَّنا نُريدُ لِكي نَكُونَ واقعيينَ.
    Kimsenin duygularını incitmek istemiyoruz, ama anladığımız ve doğru kabul ettiğimiz konularda bilimsel açıdan gerçeği bulmak istiyoruz. Open Subtitles نحن لا نُريدُ تسبّب مشاعرِ الأذى لَكنَّنا نُريدُ لِكي نَكُونَ صحيحينَ أكاديمياً
    Kalın kafalı olduğumuz için ikisini daha kaybetmek istemiyoruz. Open Subtitles نحن لا نُريدُ فَقْد إثنان أكثرَ لأننا كُنّا أغبياء. نعم. نحن شركاءَ مدى الحياة.
    Tønder'dan birinin her şeye burnunu sokmasını istemiyoruz. Open Subtitles لا نُريدُ أي واحد مِنْ تندر يتَطَفُّل هنا
    Paparazzilerin burayı doldurmasını istemeyiz. Oh, evet. Open Subtitles لا نُريدُ المصوّرين الصحفيّين أن يَزْحفونَ هنا
    Kimsenin Singapur'a kaçmasını istemeyiz, değil mi? Open Subtitles نحن لا نُريدُ أي واحد هُرُوب إلى سنغافورة، أليس كذلك؟
    Kimsenin yaralanmasını istemeyiz, değil mi? Open Subtitles نحن لا نُريدُ أي واحد تَأذّي الآن، أليس كذلك؟
    Kimsenin yaralanmasını istemeyiz, değil mi? Open Subtitles نحن لا نُريدُ أي واحد تَأذّي، أليس كذلك؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more