Sigorta ve tazminatın da hiçbir anlamı yok. | Open Subtitles | وأن الضمان الاجتماعي ومعاش التقاعد لا يعنون أي شىء |
Küçük kız, ölü öküz, kitap, hiçbirinin anlamı yok. | Open Subtitles | الفتاة الصغيرة، العجل الميت، الكتاب، لا يعنون شيئاً. |
Bir anlamı yok. | Open Subtitles | إنهم لا يعنون شيئاً |
Bunlar benim için bir şey ifade etmiyor. Hepsini de biliyorum ama bunlar beni mutlu etmeye yetmedi. | Open Subtitles | لا يعنون شيءَ لقد عَرفتُهم كُلّهم، ولم يجَعلوني سعيد أبداً |
Kyle, öyle demek istemediler. Hayır, sen doğru olanı yaptın. | Open Subtitles | (كايل) هم لا يعنون ذلك لا ، لقد فعلت عين الصواب |
Buraya geri dönüyor, sana ve herkese, bunun hiçbir anlamı olmadığını... | Open Subtitles | أتقول إن البلدة والجميع... لا يعنون لك أي شيء؟ |
Onların bir anlam ifade etmediğini kendin söylemiştin. | Open Subtitles | بخير ربما قلتها بنفسك إنهم لا يعنون شيئاً |
Onların senin için bir anlamı yok. | Open Subtitles | انهم لا يعنون لكى شيئا |
Onların hiçbir anlamı yok. | Open Subtitles | إنهم لا يعنون شيئاً... |
Aslına bakarsan şu an yaşaman ya da ölmen bir şey ifade etmiyor. | Open Subtitles | الحقيقة هى , حياتك او موتك لا يعنون شيئاً الان |
Bazı şeyleri göz ardı ediyoruz ve insanlar içinde bir şey ifade etmiyor. | Open Subtitles | نحن نُلقي بالأشياء والأشخاص وكأنهم لا يعنون شيئاً. |
Anlaşmalar Nainsanlara hiçbir şey ifade etmiyor. | Open Subtitles | المعاهدات لا يعنون شيئا للابشر |
Bearcat! Sakin, koca adam. Hiçbir şey demek istemediler. | Open Subtitles | بيركات) اهدأ ايها الرجل الكبير) انهم لا يعنون شيئ بذلك |
Buna bakarak yaşam ve ölümün senin için bir anlamı olmadığını anlıyorum. | Open Subtitles | كأنه الحياة و الموت لا يعنون شيئاً لك. |
Sanırım, tanrılar için insanoğlunun, sineklere sırf keyfine işkence eden küçük çocuklardan daha fazla bir anlam ifade etmediğini söylüyor. | Open Subtitles | انا اعتقد بأنه يقول ان البشر لا يعنون أي شيء أكثر للآلهة ثم الذباب المنال من قبل الاولاد الصغار اللذين يحبون تعذيبهم من اجل المتعة |